Bugünkü tıp 60 yaşındaki bir kadının gebe kalmasına olanak sağlıyor. Yani anne olmak için geç diye bir şey de yok aslında.

Gençken yumurtaları dondurulan kadınlar, menopozdan sonra da bebek sahibi olabiliyor. Genç kızlarda adet kanamalarının başlamasıyla genellikle yumurtalıklarda ovulasyon (yumurtlama) işlemi de başlayıp, doğurganlık dönemine girilmektedir.
İlk adetin başlaması 10 ila 15 yaşlarında olmaktadır. Adetlerin artık görülmemesi (menopoz) ise 50 yaş dolayındadır. Demek ki bir kadının adet kanamalarının olduğu yıllar 35 ila 40 seneyi kapsamaktadır. Doğurganlığın olduğu yıllar süre ise kadın yaşamında yaklaşık 30 yıl kadardır. Çünkü adetlerin başladığı ilk yıllarda ve menopoza yakın yıllarda çoğu zaman ovulasyon işlevinde duraksamalar olduğundan gebelik oluşamamaktadır.
Kısa zaman öncesine kadar kadın ömrünün sonuna kadar doğurganlığı da devam etmekte idi. Çünkü 900'lü yılların başında kadınların ortalama yaşam süresi 48 yıl idi. Bugün ise kadınların ortalama yaşam süresi 80 yıla yaklaşmıştır. 30 yıldan fazla yaşam süresi uzamıştır. Bu tıbbın doğaya karşı bir zaferidir. Şu var ki ömrün uzamasıyla birlikte doğurganlık süresinde uzama olmamıştır. Doğurganlık yine eskisi gibi 45 yaş dolayında bitmektedir.