Adaya Yakışır Bir Lokanta

Çürümüş, etik değerlerini yitirmiş bir ülkenin vatandaşları ne yapar? Ya öfkeden kudurur, içini sosyal medyada boşaltır ya da bir meyhanede felekten bir gece geçirir. Kınalıada’daki Mimoza bunun için çok uygun.

Kınalıada, Prens Adaları arasında Kabataş’a en yakın olanı. Deniz otobüsü ile 25 dakikada ordasınız.

Denize girilecek halka açık kıyı sahili açısından da bir sonraki ada olan Burgaz’a nazaran çok cazip.

Kınalı’da at arabası olmadığı için kötü koku ve pislik de yok.

Kınalı ahalisi diğer adalılardan akıllı.

İpin ucu bırakılırsa nereye varacağını görmüş ve fayton işini başlamadan bitirmişler.

Kınalı’da deniz otobüsünün yanaştığı iskelenin yanındaki Mimoza da adaya yakışır bir lokanta.

Sahibi İshak Bey görmüş geçirmiş ve bir zamanlar belediye başkanvekilliği yapmış.

Onun döneminde adaları güzelleştirecek ciddi projelerin hazırlandığını biliyorum ama rant arayan güçler ahtapotun kolları gibi o kadar içimize yayılmış ki, benim tek bildiğim, hangi parti gelirse gelsin her senenin bir öncekini aratacağı..

Çürümüş, çökme durumunda, etik değerlerini yitirmiş bir ülkenin vatandaşları ne yapar?

Ya öfkeden kudurur, içini sosyal medyadan boşaltır ya da güzel bir meyhanede felekten bir gece geçirir.

Mimoza bunun için uygun.

Önce önünüze soğuk meze tabağı gelsin.

Diyelim altı soğuk seçtiniz: Patlıcan salatası, kalamar dolma, levrek marine, mimoza dolma, pilaki ve beyin.

Benim favorim taze ve aşırı pişirilip pelteleştirilmemiş beyin.

Levrek marine de diri ve mayoneze boğulmamış.

Elma sirkesi kıvamında kullanılmış.

Diğer soğuklar beni daha az etkiliyor. Pırasa, patates ve havuçlu pilakiyi beğenmiyor değilim ama belki evimde gerçek ve aromalı zeytinyağı ile piştiğinden aynı zevki vermiyor.

Patlıcan salata dolapta uzun süre kalmamış ama daha ilginç hale getirilebilir.

Kalamar dolmayı yavan buluyorum.

Mimoza dolmaysa benden geçerli not almıyor. Fazla pişip içi lapalaşmış.

OLUR DA İSKORPİT ISMARLARSANIZ…

Buna karşılık denediğim bütün ara sıcaklar benden geçerli not alıyor.

Fener kavurma gayet hoş.

Domates ve biberli ama balıktan da sakınılmamış.

Balık kurumamış ve tereyağı yakışmış. 35 TL. Beğendili minik cimcim denen ada karidesleri de kurutulmadan pişirilmiş.

25 TL.

Gerçek meyhanelerde olması gereken ciğer tava burada da bulunuyor.

Kuzu ciğeri. Bol dereotlu.

Ciğer biraz ağır ve herhalde beyin gibi günlük değil ama ağırlık kuzunun yaşından da geliyor olabilir.

20 TL.

Ahtapot güveç çok iyi.

Yeşil biber, domates ve taze kaşar doğru ölçülerde ve lezzeti bastırmak yerine ona farklı bir boyut eklemek için kullanılmış.

Bravo. 25 TL.

Balık olarak da yetiştirme bir balık yerine adanın iskorpiti ile karşılaşmak ne hoş. İskorpit şiş.

Ama sevgili aşçıbaşı bunu azıcık kurutmadan doğru oranda kaya tuzuyla pişirse olmaz mı?

Nedense biz teknik olarak lokantalarda balık pişirmeyi bilen İstanbullu beyefendilerin tekniğinin çok gerisindeyiz.

Tavsiyem, bunu ısmarlarsanız aşçıbaşına dikkat etmesini söylemek.

Üzerine de kâse içinde ayrı gelen zeytinyağı, limon ve maydanozlu sostan bolca dökun.

Tatlıya yerim kalmadığı için kusuruma bakmayın.


Vedat Milor