Cilt kanseri vakaları özellikle kadınlarda 40 yaşlarından itibaren görülmeye başlar. Fakat her insan cilt kanseri vakasını yaşayabilir. Gençlik yıllarlında geçirilen bir cilt yanığı vakası bile ilerleyen yıllarda cilt kanseri vakası ihtimalini artırabilmektedir.

Cilt kanserinin en temel nedeni özellikle sıcak yaz aylarında yakıcı güneş ışınları altında çok fazla güneşlenmektir. Cilt kanserlerinde yaş ilerledikçe vücudun bağışıklık sisteminin zayıflamasıyla beraber artış daha fazla olmaktadır.

Cilt kanserleri kötü huylu ve iyi huylu cilt kanseri olmak üzere ikiye ayrılır. Kötü huylu cilt kanserleri melanomdur. Yani ben kanseridir. Melanom olmayan cilt kanserleri çoğunlukla öldürücü değildir ve tedavi edilebilir hastalıktır. Fakat kötü huylu cilt kanserleri tehlikeli ve öldürücüdür. Cilt kanserinin tedavisinde erken teşhisin çok önemli olduğu bilinmelidir.

Cilt kanseri vakalarının en büyük nedeni güneşin ultraviyole ışınlarına aşırı derecede maruz kalmaktır. Özellikle güneş altında çok fazla güneşlenen insanlar bu konuda özellikle risk grubundadırlar. Güneş ışınlarından kaynaklanan cilt kanseri vakaları %70 dolaylarında görülmektedir.

Tabi ayrıca cildin açıkta kalan kısımlarının da aşırı derecede güneşe maruz kalması da cilt kanserine yol açabilmektedir. Özellikle açık tenli insanlar, çok fazla çilleri ve benleri olan insanlar risk altındadır.

Cilt kanserinin genetik nedenleri de vardır. Yani aile geçmişinde cilt kanseri vakası olan kişilerde cilt kanseri vakaları diğer insanlara göre daha fazla görülmektedir.

Cilt kanseri vakalarının bir diğer nedeni ise sigara ve alkol kullanımıdır. Sigara ve alkol kullanan insanlar da cilt kanseri bakımından riskli grup içinde bulunurlar.

Cilt kanserleri cilt yüzeyinde görülebildiği gibi benlerde de görülebilir. Ayrıca ciltteki lekeler de dikkat edilmesi gereken oluşumlardır.

Cilt kanserinde ciltte bulunan bu lekelerde veya benlerde büyüme ve şekil değişikliği olabilir. Ayrıca benlerin rengi daha da koyulaşmış olabilir. Kanser riski olan benlerin boyutu 6mm den daha büyüktür. Etkilenen yerde kaşıntı, renk değişimleri, lekelerin sınırlarında düzensiz dağılım, kabuk oluşumu ve kanamalar görülür.

Kimi zaman ciltte aniden ortaya çıkan kabarıklıklar ve yaralar da cilt kanseri düşüncesini artırabilir.

Öncelikle güneş ışınlarını kendisini daha şiddetli hissettirdiği saatler olan 11:00 – 16:00 saatleri arasında güneşlenmekten kaçınılmalıdır.

Sıcak güneşli, havalarda dışarı çıkarken mutlaka en az 15 faktör ve üzeri olan güneş kremleri cilde sürülmelidir. Bunu vücudumuzun açıkta kanla yerlerine özellikle yüz, kollar, omuzlar, eller ve sırt bölgesine sürmek gerekir. Çünkü cilt kanseri vakaları bu bölgelerde daha sık görülmektedir.

Yüzü güneşten koruyan şapkalar da takmak faydalı olacaktır. Ayrıca vücutta bulunan benler konusunda da dikkatli olmak gerekir. Diğer yandan vücudu mümkün olduğunca örten ve serin tutan kıyafetleri giymek de iyi bir önlemdir.

Diğer bir önlem de solaryumdan uzak durmaktır. Kadınlar güzel ve bronz bir cilde sahip olmak uğruna maalesef asıl önemli olan sağlık konusunu ikinci plana atmaktadırlar. Solaryum cildi yaşlandırdığı gibi cilt kanseri vakalarına yol açabilmektedir.

Cilt bakımına çocukluk yıllarından itibaren özen göstermek çok önemlidir. Çünkü çocukluk yıllarında cilde gösterilen bu özen ilerleyen yıllarda da mükafatını verecektir.

Cilt sağlığını korumak için beslenme faktörünün de önemli olduğunu unutmamak gerekir. Bağışıklık sistemini güçlendirecek, vücuttaki zararlı maddeleri dışarı atacak antioksidanların alımı, buna yönelik sebze, meyve ve diğer besinleri tüketmek ve bol bol su içmek ihmal edilmemelidir. Antioksidanlardan özellikle A, C ve E vitaminleriyle selenyum minerali oldukça önemli besin kaynaklardır.

Sigara ve alkol faktörlerinden de uzak durulmalıdır. Bu iki faktörün de cilt kanseri oluşumunda bir risk oluşturduğunu bilmek gerekir.