UC Berkeley ve UPenn araştırmacıları kadınları yanlış yönlendirmenin daha kolay olduğuna dair önyargıların sonucunu araştırdı.

Kadın başına işe kalkışmaktan çekinenler haklı mı? Kadınlar ev ya da araba almak istediklerinde, hatta tamir işleriyle ilgilenecekken dahi yanlarına bir erkek aldıklarında daha şanslı olabiliyorlar. Bu şansın temelinde pazarlık ve anlaşmalar sırasında kadınlara daha fazla yalan söyleniyor olması yatıyor.

UC Berkeley ve UPenn araştırmacılarının yürüttüğüyeni bir çalışmanın sonuçları kadınları yanlış yönlendirmenin daha kolay olduğuna dair önyargıların müzakere süreçlerini nasıl etkilediğini gösteriyor.

Araştırmanın ilk bölümünde potansiyel satıcılar, kadın, erkek ya da nötr cinsiyetli olan potansiyel alıcıları değerlendirdi. Bu bölümde araştırmacılar Laura J. Kraya ve Alex B. Van Zanta'nın vardığı nokta şöyle: "Kadınların daha sıcakkanlı olması yalana karşı gelme direncini azaltabiliyor çünkü bir yalancıyla yüzleşmek kabalık olarak algılanabiliyor."

İkinci kısımda ise katılımcılardan biri emlak satıcısı, biri ise potansiyel alıcı rolüne büründü. Satıcı "içinde yaşanacak zevkli bir yaşam alanı" pazarlarken alıcının amacı ise yüksek gelir getirecek bir otel inşa edeceği yapıyı satın almaktı. Alıcı bu süreçte her türlü hileye başvurmakta serbestti. Alıcının cinsiyetinden bağımsız olarak kadın satıcıların kolayca kandırıldığı gözlemlendi.

Üstelik alıcıların kadınları aldattıklarını itiraf etme oranları da %22'ye ulaşarak erkek satıcıları kandırdığını itiraf eden %5'lik kesimi geride bıraktı.
Kadınların sıcakkanlı ve yakın tavırlarını suistimal etme eğilimini ortaya koyan bu gibi araştırmalar her seferinde benzer soruları aklımıza getiriyor: Neden birbirimize daha iyi davranmıyoruz?