Kanal D’nin başrollerini; Engin Öztürk, Nur Fettahoğlu, Burak Yamantürk, İpek Karapınar, İlker İnanoğlu, Sinem Öztürk, Yıldıray Şahinler, Ceyda Tepeliler, Fulya Ulvan ve Ediz Hun’un paylaştıkları, merakla beklenen yeni dizisi “Hayat Yolunda”, Çarşamba günü saat 20.00’de ilk bölümü ile ekrana geldi.

Yapımını D Yapım’ın, yapımcılığını E. Ayşe Durmaz’ın üstlendiği, yönetmenliğini Feride Kaytan’ın yaptığı, senaryosunu da Nuran Evren Şit kaleme aldığı “Hayat Yolunda”, güçlü oyuncu kadrosu ve heyecan dolu hikayeleriyle, izleyicilerin yeni ekran gözdesi olmaya aday.

Dizinin ilk bölümünün konusu şöyle;

Tüm yaşamını karşılık beklemeden hayat kurtarmaya adamış Prof. Dr. Veysel Hoca’nın sahip olduğu özel Hastane, maddi sıkıntılar sebebiyle iflasın eşiğine gelmiştir. Üstelik hastanesinin doktorları da birer birer istifa etmektedir. Yeni bir düzene adım atmak isteyen Veysel Hoca, Türkiye’nin çeşitli illerinde görev yapmakta olan, kendi yetiştirdiği başarılı cerrahlara iş teklif eder. Aldığı ret cevaplarıyla sarsılan Veysel Hoca’nın sağlığı tehlikeye girer. Babasına yardım etmek isteyen Yelda ise, eski arkadaşlarıyla tek tek görüşüp onları hastanede çalışmaya ikna etmek için yollara düşer.

Kocasının ihanetini hiç beklenmedik bir şekilde öğrenen Şafak’ın dünyası bir anda başına yıkılır. Kendisine asistanlık yapan Melis’in kocasıyla yaşadığı yasak aşkı artık çalıştığı hastanede bilmeyen kalmamıştır. Kocasından bir açıklama bekleyen Şafak, onun ani boşanma kararıyla bir kez daha yıkılır. İzmir’den ayrılmayı aklına bile getirmeyen başarılı doktor, yaşadığı olaylar üzerine Yelda’nın teklifini değerlendirmek zorunda kalır.

İstanbul’un en lüks hastanelerinden birinde beyin cerrahı olarak çalışan yakışıklı ve medyatik doktor Selim ise, ameliyatına girdiği işadamının vefat etmesiyle hastaneden ayrılmak zorunda kalır. Bir süre mesleğine ara verme kararı alan Selim’i ikna etmek Yelda için kolay olmaz. Van’da depremzedelere şifa dağıtan ve Şafak’ın eski sevgilisi olan Cem ise, çok sevdiği küçük hastasının fenalaşması sonucu Yelda’nın teklifini çok istemese de düşünmek zorunda kalır. Yıllar önce doktorluğu bırakıp ticarete bulaşan Tayfun’un yolu ise ummadığı bir şekilde konferanslarda hayranlıkla dinlediği Veysel Hoca ve kızı Yelda ile kesişecektir. Eski öğrencileriyle yepyeni bir başlangıç yapmaya çalışan Veysel Hoca’yı kötü bir sürpriz beklemektedir.

Oyuncu Kadrosu:

Op. Dr. Cem KORCAN-Engin Öztürk

Cem, işinde dahi olarak anılan, çok başarılı ama fakülte yıllarından beri tersliği, kabalığı ve başına buyrukluğu yüzünden sorun yaşayan, karizmatik, mesafeli bir adamdır. Geçmişte yaşadığı acı bir olay yüzünden İstanbul'dan uzaklaşır. Depremzedelere yardım için gittiği Van'da, doktor ihtiyacını gördükten sonra orada kalmayı tercih eder. Fakülteden arkadaşı Dr. Yelda'nın ziyareti ve çok sevdiği küçük hastasının durumunun kritikleşmesi onun da hayatını değiştirir. Cem, yıllar önce ayrıldığı Şafak'la aynı hastanede çalışmaktan önce imtina eder. Ancak Şafak'la aralarındaki önlenemez elektrik, yıllara rağmen etkisini korumaktadır.

Doç. Dr. Şafak GÜNAY- Nur Fettahoğlu

İzmir'de bir üniversite hastanesinde çalışan, hırslı ve başarılı bir cerrahtır. Armatör olan kocası Alp, 5 yaşındaki kızı Ecem ve hastalarından oluşan küçük bir dünyası vardır. Tek hayali olan profesörlük ünvanını almasına sayılı günler kala, eşi tarafından aldatıldığını öğrenir. Küçük dünyası başına yıkıldığı anda, fakülteden arkadaşı Dr.Yelda'nın telefonu ile hayatı değişir. Fedakar, idealist, disiplinli, gururlu ve güçlü bir kadındır. Yıllar sonra karşısına çıkan eskisi sevgilisi Cem ile, onu aldattığı halde yakasını bırakmayan kocası Alp arasında bocalayacaktır.

Op. Dr. Selim SAVAŞ-Selim Savaş

Tıp fakültesinin çapkın ve yakışıklı delikanlısı Selim, marka olmuş, çok para kazanan başarılı bir beyin cerrahı olur. Gönül ilişkilerinde bir hayli hızlı ve maceraperest olmasına rağmen, gerçekten aşık olduğu, bağlandığı birisi olmamıştır. Zengin ve ünlü hastaların rağbet ettiği, büyük bir özel hastanede çalışır. Bugüne kadar tedavi edemediği hasta olmamıştır, bu yüzden kendine güveni ukalalık boyutundadır. Medyatiktir, tv programlarında boy gösterir, son model arabası ve boğazdaki evinde hercai bir hayat sürerken, ameliyatına girdiği ünlü iş adamının ölümüyle tüm hayatı değişir.


Dr. Yelda GÜÇLÜ-İpek Karapınar

Hastanenin sahibi Veysel Hoca'nın biricik kızı. Babasına duyduğu hayranlıkla, onunla aynı yolda yürümeyi tercih ederek doktor olur. Bir yuva kurup çocuk sahibi olmayı istese de erkeklerle ilişkilerinde hep hayal kırıklığı yaşamıştır. Neşeli, duygusal, hayat dolu bir kadındır. Aklına eseni, kafasına koyduğunu yapar. En yakın arkadaşı Şafak'ın bir zamanlar sevgilisi olan Cem'e aşık olması, Yelda'yı çok bocalayacağı bir döneme sokacaktır.

Alp Günay-İlker İnanoğlu

İzmirli zengin iş adamı. Dr. Şafak'ın kocası. Her şeyin parayla hallolacağına inanan, çıkarları söz konusu olduğunda, yalan dolana başvuran kurnaz bir adam.

Karısının asistanı olan Melis'le yaşadığı kaçamak, zamanla bir ilişkiye dönüşür. Alp, iki kadın arasında mekik dokurken, geçirdiği bir kazayla her şeyin ortaya çıkması sonucu, bir tercih yapmak zorunda kalır. Kızı Ecem, hayattaki en büyük aşkı ve zaafı. Karısı Şafak'ı aldatsa da hayatından çıkaramayan, ne yardan ne serden geçemeyen Alp, onu hayatında tutmanın kurnazca bir yolunu bulur. Böylece Alp ve Melis, hastanedeki herkesin hayatına dahil olacaktır.

Dr. Melis SAKA-Sinem Öztürk

Asistanlığını yaptığı Dr. Şafak'ın kocası Alp ile yaşadığı gizli ilişkinin ortaya çıkışı, tüm dengeleri değiştirir. Melis oldukça çekici, hırslı, tutkulu, kibirli bir kadındır. Acımasızdır. İstediği şeyi elde edene kadar savaşan, kimsenin gözünün yaşına bakmayan bir yapısı vardır. Alp'le olan ilişkisini hayatının fırsatı olarak görür, onu kaybetmemek için de sonuna kadar tırnaklarını çıkaracaktır.

Prof. Dr. Veysel GÜÇLÜ-Ediz Hun

Hastanenin sahibi, doktorların ve hastaların saygı değer hocası. Her hastayı kendine "emanet" gören, hastanesi ile hayat bulan yardımsever, bilgili ve babacan, Adanalı bir kalender adam. Bin bir emekle kurduğu ve hiçbir hastayı geri çevirmeden hizmet verdiği bu "özel" hastanenin ayakta kalması, onun için hayat memat meselesidir. Veysel Bey, bir zamanlar onun öğrencisi olmuş cerrahları bir araya topladığında, onların sadece hocası değil bir nevi babası da olur. Tekleyen kalbine inat, ne çalışmaktan ne de savaşmaktan usanır.