KADIN VE ERKEK OLMAK FARKLI ALGILARLA DÜNYAYA BAKMAK DEMEKTİR.

Kadınlar ve erkekler birbirlerinde benzer özellikler ararlar ancak bunları ifade ediş şekilleri farklı olur. En basitinden kadın, erkek onu sevsin ister, erkek de kadın onu sevsin ister. Erkek sevildiğini cinsel olarak kabul gördüğünde hissederken, kadının sevildiğini anlaması için erkeğin onunla uzun uzun sohbet etmesi gerekir. Peki, bu yeterli midir?

Kadınlar, erkeklere güvenmek isterler. Erkeğin fiziksel gücünün duygusal bir koruma kalkanı da oluşturmasını beklerler. Erkek güçlü, güvenilir olmalıdır. Bu durumda çoğu kez kadınlar duygusal problem yaşayan eşlerini dışlarlar. Duygusal problemler sanki sadece kadınlara özel bir alanda var olmaktadır. Bu nedenle kadın hem, “Benimle hiçbir problemini paylaşmıyorsun” diye sitem eder hem de erkeğin aslında problemi olmaması beklentisi içerisindedir.

Kadınların İstekleri Bitmek Bilmez

Kadınlar, erkeklerin sürekli olarak onları beğendiklerini duymak ve fark edilmek isterler. Neredeyse kendi özgüvensizliklerini yok etmelerini eşlerinden beklerler. Yeni bir giysi, saç kesimi, temizlenmiş bir ev, sürpriz bir doğum günü partisi, özenle yapılmış bir makyaj ya da dantelli iç çamaşırları, eğer eş tarafından iltifatla karşılanmazsa kadın hemen olumsuz duygulara kapılabilir. Kadın, erkeğin dünyasının merkezinde kendisinin olduğunu bilmek ister ancak bunu isterken merkezkaç kuvvetini hesaba katmaz!

Kadın erkekten sadakat bekler. Ancak bunu erkeğin bir yükümlülüğü gibi gördüğünde sorunlar çıkar. “Sadakati besleyen değerler nedir?” diye düşünerek, bunu birinin diğerine borcu gibi değil de, beraberce biriktirilen bir varlık gibi düşünmek daha yararlı olacaktır. Yani, aslında ilişkilerde her talep, bir sorumluluğu da beraberinde getirir. Bu ‘her şey karşılıklı’ anlayışı ile karıştırılmamalıdır. Burada anlatmak istenilen, ilişkide yaşanan tecrübeler ortaktır.

Kadınlar seks ile şefkati harmanlayabilen erkekler isterler. “Sarılıp yatmanın nesi kötü?” derken, kendi biyolojik ihtiyaçlarının, erkeğinkilerden önce gelmesini beklerler. Eşleri onları çekici bulsun isterler ancak çekici birine davranıldığı gibi kendilerine davranıldığında bundan alınganlık gösterebilirler. Yani erkeğin, ön sevişmenin de öncesi için hazırlık yapmasını beklerler. Kadınlar tüm bu karmaşık düşünme yapılarının erkek tarafından hayranlıkla karşılanmasını beklerler.

Kadınlar, erkekte babalarını da aralar kuşkusuz ancak bazen babalarında başaramadıklarını eşlerinde başarmak isterler ki, bu da karşılarındaki insanı bir başkasının yedeği rolüne soktuğundan sorun yaratabilir.

En önemlisi beklentilerimizin ne olduğunu fark ettiğimizde şunu sorabilmek: Bu beklenti benim hangi ihtiyacımdan kaynaklanıyor?

Cevabı bulabilirsek artık karşımızdakine “Bana kendimi iyi hissettir” demek yerine, kendi ihtiyaçlarımızın sorumluluğunu almayı da öğrenebiliriz.