Karne notları ne olursa olsun çocuklar oldukça yoruldu. Karnesini alıp gelmiş çocuğumuza tepki göstermeden önce onu anlamaya çalışmalıyız.

Çocuklarımıza verilen karne sadece o öğretim dönemi boyunca görmüş olduğu derslerde bazı eksikliklerinin olduğunu gösterme amacı taşır. Karnenin çocuğumuzu ‘başarılı’ ya da ‘başarısız’ olarak etiketlemek için verilmiş bir belge olmadığını hatırlamak gerekir. Bu sebeple ‘senden adam olmaz’ gibi genellemelerle çocuğumuzun kişiliğini yargılayıcı tanımlamalar yaparak onun benlik algısını zedelememeye dikkat etmemiz gerekir.

Çocuklarımızın ilgi ve yetenek düzeyleri farklılık göstermektedir; karne aracılığıyla çocuğumuzun yetenek ve becerilerini öğrenerek ona daha ılımlı, fayda sağlayabilecek şekilde yaklaşabiliriz. Sonraki dönemlerde derslerinde başarı gösterebilmesi için bu güçlü yönlerini vurgulayarak onu motive edebilir ve daha fazla çaba gösterip daha iyi bir okul başarısı elde etmesini sağlayabiliriz. Ancak olumsuz ve yargılayıcı bir yaklaşımda bulunursak onun psikolojisini olumsuz etkilemek ve öz güven duygusunu zedelemekten başka bir şey elde edemeyiz. Bunun yanı sıra bundan sonraki dönemlerde de başarısızlık gösterme olasılığını arttırmış oluruz. Olumsuz eleştirilere ve yargılamaya maruz kalan bir çocuğun okula karşı isteksizlik, depresif duygulanım, kendine ve çevresine zarar verici davranışlar gibi olumsuz tavırlar sergileme ihtimalinin artmış olabileceğini hatırlamalıyız.
Notlarını arkadaşlarıyla kıyaslamayın

Karne hakkında yapacağınız yorumlamalarda dikkat edeceğiniz bazı noktalardan bahsetmek gerekirse öncelikle notlarını arkadaşları, kardeşleri ya da başkalarıyla kıyaslamak yerine kendi notları içinde kıyaslama yapmak daha verimli, işlevsel olacak ve bir sonraki eğitim dönemiyle ile ilgili kaygı ve başarısızlığını azaltmakta yardımda bulunabilecektir. Değiştiremeyeceğimiz geçmiş odaklı yorumlardansa geleceğe yönelik, örneğin ‘gelecek yıl için ne yapabiliriz?’ gibi olumlu ve yapıcı bir yaklaşımı tercih etmek daha uygun olacaktır. Yorumlamalara iyi notlarına odaklanarak başlamak ve en son düşük notları hakkında konuşmak; bir dersteki başarısızlığını, diğer derslerdeki başarısının önüne geçirmemek dikkat edilmesi gereken diğer noktalar olarak belirtilebilir.
Karnesindeki notları ne kadar düşük olursa olsun çocuğunuza olan sevginizin değişmeyeceğini ve onu her zamanki kadar çok sevmeye devam edeceğinizi ona da hissettirin. Notlarıyla sevginizin derecesi değişmiyorsa bunu onun da bilmesini sağlamak, ona da iyi gelecek ve kendilik değerini ders notlarıyla ölçümlemek gibi bir yanılgıya düşmesine engel olacaktır.
Notları ne olursa olsun tüm çocuklarımızın iyice dinlenip yeni bir öğretim dönemine huzurlu ve mutlu bir şekilde hazırlanması gelecekteki başarılarına olumlu bir katkı sağlayacaktır.
Uzman Klinik Psikolog
Eda Ergür