Gullbabici - Hayata Dair Herşey

Gullbabici - Hayata Dair Herşey (http://gullabici.com/)
-   Tüp Bebek Özel Bölüm (http://gullabici.com/tup-bebek-ozel-bolum/)
-   -   Tüp Bebek Tedavisinde Psikolojik Danışmanlığın Yeri (http://gullabici.com/tup-bebek-ozel-bolum/33152-tup-bebek-tedavisinde-psikolojik-danismanligin-yeri.html)

buse 04-21-2016 09:48 PM

Tüp Bebek Tedavisinde Psikolojik Danışmanlığın Yeri
 
Tüp bebek tedavi sürecinde psikolojik danışmanlığın yeri…
Stres birçok hastalığın kökeninde olan bir hastalık etkenidir. Dolayısıyla stres hem kısırlık nedeni olabileceği gibi hem de tüp bebek tedavisinin başarısızlığına sebep olabilir. Tüp bebek süreci psikolojik boyutlar zaten eşleri zorlayan bir süreçtir. Bu süreçte stresin olumsuz etkilerinden uzak kalmak, sabır ve pozitif inanç eşler için elzemdir. Çünkü beden ve zihin arasındaki ilişki ve denge tedavi sürecini direkt olarak etkilemektedir. Bu noktadan hareketle tedavi öncesinden başlamak üzere tedavi süresince bir uzmandan profesyonel destek almak kesinlikle tavsiye edilen bir durumdur.
Günümüzde bir çok tüp bebek merkezi bünyesinde bir psikolog bulundurmaktadır. Doktorunuzun önerileri dahilinde size sunulan bu psikolojik tedaviyi kabul etmeniz faydalı olacaktır. Zira çevrenizdeki kişilerle bu durumu konuşmak, paylaşmak , ben halledebiliyorum ya da üstesinden gelebiliyorum demek, yaşadığınız bir takım duyguları yok saymak ruh sağlığınız ve evliliğiniz için tehlikeli olabilir.
Özellikle de tedavi sonucunda gebelik gerçekleşmiyorsa bir psikolog desteği alınması çiftler açısından kesinlikle gereklidir. Tedavi sonrasında eşlerde bir takım psikolojik rahatsızlıklar ortaya çıkabilir, bir bebeğe sahip olamadığını öğrendiği anda kişinin yaşamı anlamsızlaşmakta, başarısızlık , çaresizlik , suçluluk ve yalnızlık duyguları ortaya çıkabilmektedir.
Dışarı çıkma, kimseyle görüşmek istememe, eşle şiddetli çatışmalara girme, cinsel yaşamda problemler, içe kapanma belirtileri gibi depresyon ve bir takım kaygı bozuklukları görülebilir. Tedavi sürecinde eşlerin birbirine sağlamış oldukları duygusal destek eğer çok güçlü olursa başarısızla sonuçlanan tedavilerin akabinde psikolojik bir rahatsızlıkla karşılaşma olasılığı oldukça azalır.
Ayrıca eşlerin birlikte yola çıktıkları bu sürecin evlilikler içinde önemli bir sınav olduğu unutulmamalıdır. Tüp bebek tedavisinde eşlerin birbirine yaklaşım biçimi, tedavi sürecine bakış açısı ve evliliklerine yükledikleri anlam oldukça önemlidir. Tedavi sürecindeki ilk başarısızlıklar sonucunda yaşanan hayal kırıklıkları, suçluluk duyguları, problemi ortadan kaldırmadığı gibi evlilik için de oldukça zorlu bir süreç yaratır. Bu süreçte alınacak olan psikolojik destek yalnızca adayların bireysel sağlığı için değil evliliğin sağlığı açısından da oldukça önemlidir.


Stres gebe kalmayı ve tüp bebek başarısını etkiler mi?
Öncelikle aşırı stresin yumurtlama, yumurtanın döllenmesi, embriyonun rahme tutunması ve tüplerin işlevselliğini olumsuz etkilemesi gibi sonuçlar yaratabileceği bilinmelidir. Dolayısıyla stres ve üreme arasında doğrudan bir ilişki olduğu ve psikolojik destekle gebelik şansının artırılabileceği buradanda açıkça anlaşılmaktadır.
Çünkü çiftler neden bu durumu yaşadıklarına dair kendilerini sorgularken dahi strese girebilir ve kendi başarısızlıklarına sebep olabilirler. Bu anlamda çiftlerin rahatlatılması gerekir ve ayrıca yetersiz bilgi ve çevre baskısından kaynaklanan stresin giderilmeside psikolojik destekle sağlanmalıdır.
Tüp bebek tedavisine başlamadan önce çiftlerin süreç hakkında yeterince bilgilendirilmeleri süreçle ilgili oluşacak stresle başa çıkmanın en önemli basamağıdır. Gerekirse çiftler tüp bebek tedavisi öncesi ve süreç sırasında da psikolojik destek almalıdırlar.
Tüp bebek merkezinin ortamı, imkanları ve hastalara gerekli özenin gösterilmesi ve yeterli zamanın ayrılması klinik düzeyindeki stresin azaltılmasına katkı sağlamaktadır. Özellikle başarısızlık yaşamış çiftler, tedavi iptali yada ertleme, iyi yumurtanın oluşmadığı durumlarda transfer işleminin gerçekleştirilememesi gibi durumlarda çiftler daha fazla desteğe ihtiyaç duyarlar. Bu gibi durumlarda kliniğin çiftleri yönlendirerek gerekli desteği almalarını sağlaması önemlidir.
Stresi azaltmak için neler yapılmalı?
  • Öncelikle çiftler birbirine karşı anlayışlı ve sabırlı olmalı ve birbirini desteklemelidir.
  • Gerekirse bireysel veya çift olarak uzmanlarda psikolojik destek alınabilir.
  • Yoga ve Meditasyon gibi stresten arınma tekniklerinden yararlanılabilir.
  • Kafein ve nikotin alımının kısıtlanması.
  • Düzenli egzersiz fiziksel ve duygusal gerginliği azaltabileceği dikkate alınmalı.
  • Kısırlık tedavi süreci ile ilgili soru işaretlerinden kurtulmak ve kaygıları azaltmak için doktordan bilgi almak.
  • Gerekirse bilimsel olarak etkisi kanıtlanmış olan akupunktur yöntemi ile stres seviyesini düşürmek. Akupunktur yöntemini tüp bebek tedavisi öncesi bir çok otorite tavsiye etmektedir.
Herşeyden önce tüp bebek tedavisine başlamadan önce zihin olarak bu sürece hazır olmak gerekir. Bu tedavi sonucunda oluşabilecek her olumsuzluk göz önüne alınmalı ve tüm bunlar bilinerek sürece başlanmalıdır.
Bu şekilde adayların yüksek beklentilere girmelerinin önüne geçilmelidir.çiftlerin tüp bebek uygulamasını bir mucize gibi algılamamaları sağlanmalıdır. Böylece süreç sonunda ortaya çıkan olumsuzluklar karşısında kişiler daha yapıcı tepkiler verebilirler.
Anne ve baba adayı tedavi sürecinde hangi duygular içerisindedir?
Çiftler bu sürecin başında genellikle yoğun bir anksiyete durumundadırlar. Çünkü süreç maddi ve manevi açıdan yorucu ve çaba gerektiren bir süreç olmakla beraber sonuç belirsizdir. Sonucun belirsiz oluşu çiftlerin umut ve heyecanla, hayal kırıklığı ve çaresizlik duyguları arasında gidip gelmesine neden olmaktadır.
Sonucunun negatif oluşu tüp bebek tedavisinde ele alınacak başka bir boyut olarak karşımıza çıkmaktadır. Negatifle sonuçlanan tedavilerde kadınlar kendilerini, umutla başlayan ve adetlerinin gelmesiyle birlikte hayal kırıklığıyla sonlanan duygusal bir çember içerisinde bulur.
Özellikle birkaç kez tekrarlanan negatifler, çiftler için kayıp duygusunun tekrar tekrar yaşanması, kayıpla gelen travma ve yas süreci, infertil (kısır) olduğunu tekrar anımsama ve bununla beraber gelen yetersizlik duygularıyla karşı karşıya kalabilmektedir. Bu durum da kişinin kendilik imajı ve özgüveninin büyük ölçüde zedelenmesine neden olabilmektedir.
Tedavinin farklı aşamalarında ya da negatif sonuçlarda eşlerde, kadınlarda daha fazla olmak üzere, genel ilgi kaybı, ağlama, öfke nöbetleri, iştah kaybı ya da iştahın artışı, uykusuzluk, fazla uyuma, cinsel ilgi kaybı gibi depresyon belirtileri görülebilir. Kadınlar hamile ya da çocuklu çiftler gördüklerinde kendi “başarısızlık” larını hatırlayarak kıskançlık ve kızgınlık gibi duyguları hissedebilirler.
Erkekler ise çoğu zaman tedavi kapsamında çoğu işlemin kadına uygulanıyor olması sebebiyle kendilerini sürece dahil olan değil, izleyen kişi olarak görürler ve sürece müdahale edememe olgusu bireyde yoğun bir yetersizlik ve suçluluk duygusuna sebep olabilir.


Tüm Zamanlar GMT +4 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 03:31 AM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.9
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108