“Likid Yüz Kaldırma” yönteminin Türkiye’deki öncüsü Op. Dr. Semih Gök, cerrahisiz bir estetik operasyon olan “Likid Yüz Kaldırma” yöntemi ile yüzün yaşlanarak kaybettiği volümü geri kazandırabildiklerini açıkladı: “Estetikte doku heykeltraşlığı dönemi başlıyor. Hedef, yer değiştiren dokuları eski yerlerine transfer etmek, çukurlaşan alanlara eski volümleri yeniden kazandırmak. Likid Yüz Kaldırma Yöntemi ile, yüzün belli alanlarında dikey yönde yüzü kaldıran temeller oluşturuluyorr. Bilinen dolgu işlemlerinden farklı olarak oluşturulan destekler sayesinde “çadır mantığı” ile yüz yükseltiliyor. Aşağıya doğru yerleşen yapılar kaldırılıp sarkan yapılara bir nevi kamuflaj işlemi uygulanyor. “

Op. Dr. Semih Gök, Likid Yüz kaldırma Yönteminin mantığını şöyle anlatıyor: “Genç bir yüz, tabanı yukarıda bir üçgen şeklindedir. Yüz yaşlandıkça üçgen aşağıya doğru yer değiştirir. Üçgenin tavanı tabana iner. Çene kısmı genişler. Yaşlanan sadece deri değildir. Derinin altındaki yağ katmanı da eski diriliğini kaybetmeye başlamıştır. Yüz konturu güzelliğini önemli ölçüde yağ dokusunun kalınlığına, homojenliğine borçludur. Yağ dokusunun altındaki kaslar ve onları örten bağ dokusu yaş arttıkça sıkılığını, hacimini kaybeder. Sıkılık ve hacim kaybı, dokuları gevşetir. Derindeki katmanlarla yüzeydeki katmanlar arasındaki taşıyıcı lifler zamanla uzar, esner. Kemik yapının erimesi ve bütün dış katmanlarla birlikte küçülmeye gitmesi bütün yapıları etkiler. Likid Yüz Kaldırma tedavisi, alt ve üst dokuların yaş aldıkça yaşadığı eksilmeyi doğru analiz edebilmektedir. Anatomi matematiği ile doğru bir planlama yapabilmek ve eksileni yerine koymak, desteklemek esastır. Likid Yüz Kaldırma işleminde kullanılan hacim kazandırıcı Hyaluronik Asid, bir çeşit doku suyudur. Özel laboratuar ortamında şeker molekülü gibi doğal bir maddeden üretiliyor. Mikro kanuller ile ağrısız olarak 20 dakikada uygulanabiliyor ve zaman içinde doğal bir formatta eridiği için tercih ediliyor. Cildin doku kalitesini, ışığını, sıkılığını arttıran Likid Yüz Kaldırma Yönteminde kullanılan Hyaluronik asidin yaklaşık iki yıllık kalıcılığı var. Desteklendikçe hem anatomik şekillendirme başarısı, hem de kalıcılık performansı artıyor. “