Günümüzde anne adaylarının büyük bir kısmı hem çalışıp hem de evlerinin günlük işlerini yapmak durumunda kalıyorlar. Hamileliğinizde ne kadar çalışmanız, ne kadar ev işi yapmanız ve kendinize ne kadar zaman ayırmanız gerektiğini biliyor musunuz?

Riskli hamilelerde ev işleri

Hamileliklerin büyük çoğunluğu normal seyreder, her şey yolunda gider. Ancak bazı anne adayları ve bebekleri için riskli durumlar ortaya çıkabilir. Hamilelikler ilk muayenede doktorlar tarafından düşük yapma ve erken doğum yapma riski açısından "yüksek riskli" ve "düşük riskli" olarak ikiye ayrılır. Düşük ve erken doğum yapma açısından "yüksek riskli" olarak değerlendirilen durumlar, daha önceden 8 hafta tamamlanmadan 1'den fazla yapılan düşüklerdir. 8 haftadan daha fazla tamamlandıktan sonra yapılan bir veya fazla düşük, mevcut hamileliğin çoğul hamilelik olması, tüp bebek tedavisiyle hamile kalmak, mevcut hamilelikte kanama sorunu yaşamış veya yaşıyor olmak, daha önceden erken doğum yapmak, mevcut hamilelikte fazla sayıda ve hissedilen rahim kasılmaları yaşamak ve doktor tarafından erken doğum tehdidi tanısı konmuş olmak şeklinde özetlenebilir. Böyle bir durumda anne adayları ev işlerinden ve ağır işlerden kaçınmalı ve bol bol istirahat etmelidir. Ama tabii ki anne adaylarının yüzde 80'inden fazlası bu durumlardan hiçbirisine uymadığı için hamilelikleri düşük riskli olarak değerlendirili. Hamileliğin doğal bir olgu olduğu her zaman hatırlanmalıdır.

Risksiz hamileliklerde ev işleri

Düşük yapma ve erken doğum yapma açısından yüksek riski olmayan anne adaylarının günlük ev işlerini yapmalarında ve eğer çalışıyorlarsa 32. haftaya kadar çalışmaya devam etmelerinde doktorları onayladığı sürece herhangi bir sakınca yoktur. 32. haftadab 37. haftaya kadar çalışmaya devam edip, bu ekstradan çalıştıkları süreyi doğum sonrasına ekleme konusu ise anne adayının kendi doktoruyla konuşarak karar vermesi gereken bir konudur. Ancak rahim içindeki bebeğin de "bakıma" ihtiyacı olduğu gerçeği göz önünde bulundurulmalı ve 32. haftadan itibaren çalışmaya devam etme konusu bu açıdan da ele alınarak karar verilmelidir.

Hamileliğin ikinci yarısında işlerinizi hafifletin

"Ağırlaşmak" çoğu anne adayının son haftalarda hissettiği bir şeydir. Beden hareketlerinin daha da ağır ve yavaş yapılması gerektiği yününde onlara yaptığı bir uyarıdır. Dikkate alınmalı, bu durum hissedildiğinde hareketler daha da hafifletilmeli ve yavaşlatılmalıdır. 20. haftadan itibaren tansiyon düşme eğiliminin fazla olması nedeniyle anne adaylarının hamileliğin ikinci yarısında işlerini yavaş ve uzun süreye yayarak yapmaları ve aralarda istirahat etmeleri son derece önemlidir. Ayrıca kan şekerinin hamileliğin her döneminde aniden düşme eğilimi göstermesi de beslenmeye verilmesi gereken önemi bir kez daha gerektirir.

Dinlenmek için zaman ayırın

Anne adaylarının iş yerinden ve ev işlerinden arta kalan zamanlarını verimli olarak kullanmaları ve günde hiç değilse iki saatlerini hiçbir şeyle ilgilenmeden sol yanlarına yatarak dinlenmeleri, bebeğin hem fiziksel hem de ruhsal gelişimi açısından son derece faydalıdır.

Eşiniz ev işlerinde yardımcı olsun

Anne adayları hamilelik döneminde doktor tarafından aksi belirtilmedikçe, ev işlerini kendilerini çok yormayacak bir şekilde yapmaya devam edebilirler. Son haftalarda ise baba adayının ev işlerine yardımcı olması, hem baba adayının kendisinde "hamileliğe bir katkısı olduğu" hissini uyandırması açısından hem de anne adayının eşini yanında hissetmesi açısından son derece önemlidir. Evlerinde bebeği, daha büyük çocuğu veya çocukları olanlardan açısından durum biraz daha zordur. Evdeki çocuklara, yeni gelecek bebeğin "iyi tanıtılması", onlara gösterilen ilginin artarak devam etmesi açısından son derece önemlidir. Bu, aslında ikinci ve sonraki hamileliğini yaşayan ailelerin en çok zorlandıkları, ancak çoğu zaman başarabildikleri bir konudur. Çocuk sahibi olmak, emek ve fedakarlık gerektiren, ama karşılığı fazlasıyla alınan bir görevdir.