Günümüzde açık tenli erkekler, koyu tenlilere kıyasla 4 kat daha fazla bu sorunu yaşıyor. Peki bunun sebebi ne?

Adnan Menderes Üniversitesi Dermatoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Neslihan Şendur, yapılan araştırmalara göre, günümüzde açık tenli erkeklerin koyu tenlilere kıyasla 4 kat daha fazla saç dökülmesiyle karşılaşabildiğini söyledi.

Prof. Dr. Neslihan Şendur, AA muhabirine yaptığı açıklamada, insan kafasında, ortalama 100-150 bin arasında saç olarak tanımlanan kıl kökü olduğunu, her gün ortalama 50-150 tel saçın dinlenme evresindeyken döküldüğünü anlattı.

Yanlış tedavilerin uygulanmasıyla da saç dökülmesinin artabildiğine işaret eden Şendur, saç dökülmesi sorununa en etkili çözümü bulmak için öncelikle saç dökülmesine sebep olan faktörün belirlenmesi gerektiğini vurguladı.

Saç kayıplarının normal kabul edildiğini ancak saçların önlenemez kayıplarının, diğer adıyla ”kelliğin” başlı başına sorun olduğunu ifade eden Şendur, kelliğin görülme sıklığının, ”etnik ve ailesel” faktörlerden etkilenebildiğini, farklı toplumlarda yapılan araştırmaların da bunu gösterdiğini söyledi.

Şendur, şöyle devam etti:

“Günümüzde açık tenli erkekler, koyu tenlilere kıyasla 4 kat daha fazla bu sorunu yaşamaktadır. Saç dökülmesi bir dizi faktöre bağlı olabilir, kalıtım gibi bazı hastalıklar veya hormonal dengesizlikler ve stres tetikleyici bir rol oynayabilir. Özellikle şiddetli, duygusal ve fiziksel stres, saçlarınızın stresli bir olaydan veya hayatınızdaki gergin bir dönemden sonra büyümesini haftalar ve aylarca olumsuz yönde etkileyebilir. Erkeklik hormonlarının fazlalığı erkek ve kadın tipi saç dökülmesinde rol oynuyor. Ancak, erkek tipi saç dökülmesi olması için erkeklik hormonlarının normalden fazla olması gerekmiyor. Eğer saç dökülmesi geni kişide varsa saçları dökülüyor. Yani erkeklerdeki saç dökülmesinde asıl sorun kalıtsal gen geçişi.”

Kadınlarda da saç dökülme riski olabildiğini dile getiren Şendur, özellikle menopoz döneminde saç dökülmesinin belirginleştiğine işaret etti. Kadınlarda erkeklerden daha geç yaşta saç kayıpları görüldüğünü anlatan Şendur, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Erkekler ergenlik sonrası herhangi bir yaşta, eğer genlerine kodlanmışsa bu tip saç dökülmesiyle karşı karşıya kalabiliyorlar. Saç kaybı ilk olarak, şakak ve alın köşe bölgelerindeki hafif açılmalarla kendini gösteriyor. Bu kayıp, bazen bu kadarla kalabiliyor, bazen de daha da ilerliyor.Kadınlarda doğum kontrol hapı kullanımı, doğum sonrası, menopoz dönemi civarı ve menopoz sonrası gibi hormonal değişiklik zamanlarında saç dökülmesi konusunda risk bulunuyor, Kadın ve erkekte saçların kaybı konusunda farklılıkların yanı sıra benzerlikler de var. Örneğin, her iki cinste de saç dökülmesinin şiddeti, genler ve cinsiyet hormonları düzeyiyle ilintili. Yine her iki cins bu sorunu kendilerine oldukça dert edebiliyorlar.”

Saç dökülmesinin erkeklerin ve de kadınların önemli kozmetik sorunlarından biri olduğuna değinen Şendur, saç dökülmesinin özellikle erkeklerde vücut imajını etkilediğini ve stres yapan bir olgu olduğunu, saç dökülmesi sorunu yaşayanların büyük bölümünün, kendilerini ”daha az çekici” bulduklarını ve dökülmeyi gizlemek için ellerinden geleni yaptıklarını kaydetti.

Şendur, “Şayet, saçlarınızı kaybetmenizde suçlu olarak stresten şüpheleniyorsanız, mümkün olduğu kadarıyla stres miktarını azaltın ve yaşam tarzınıza iyi bir şekilde yön verin. Eğer stres, mesleğinizden ve ailevi durumunuzdan kaynaklanıyorsa, belki kariyerinizi değiştirmek hususunda iyice düşünüp taşınmalısınız veya çevrenizdekilere karşı olan tutumunuzu değiştirmelisiniz. Sebebi ne olursa olsun, sizin işinize yarayacak olan şey, stresin üstesinden gelmeyi denemenizdir” diye konuştu.