|  | 
| 
			 
			#1  
			
			
			
			
			
		 | |||
| 
 | |||
|  Doğurganlığı Etkileyen 18 Faktör  Kadınlarda ve erkeklerde doğurganlığı etkileyen genetik, çevresel ve kalıtsal açıdan çok sayıda etken bulunmaktadır. Bunların tespitinin yapılıp, tedavisinin sağlanması ile beraber, hamilelikte elde edilecek olan şans daha fazla olacaktır. 1.Yumurta sayısı:  Her kadın ortalama 2 milyon yumurtaya sahip olarak dünyaya gözlerini  açar. Üreme çağı, her bir yumurta için yaklaşık 1000 yumurtada  programlanmış hücre ölümü meydana gelir. Sigara içmek ve daha önceden  kemoterapi tedavisi almış olmak, yumurta ölümünün daha hızlı bir şekilde  gerçekleşmesine sebep olur. 2.Düzenli adet:  Genel olarak 21 ile 35 gün arasında gerçekleşen adet dönemi, yumurtlama  sürecini hesaplamak için önemli bir unsurdur. Adet dönemi düzenli bir  şekilde olmayan kadınlarda, Polikistik Over Sendromu olarak tabir edilen bir hastalığın varlığı söz konusu olabilir. 3.Bazal vücut ısısı:  Sabah yataktan kalkmadan önce, hassas bir termometre ile beraber  ağızdan vücut ısısının ölçülmesi sağlanır. Vücut ısısının yüksek olması,  yumurtlamanın gerçekleşeceği anlamını taşır.  4.Follop tüplerinin tıkalı olması:  Kısırlığın ortaya çıkma sebebinın %10 u, follop tüplerinin tıkalı  oluşudur. 6 aydan daha fazla sürede hamilelik elde edilemez ise,  tüplerin kontrol edilmesi gerekir. Klamidya olarak ifade edilen ve  cinsel yol ile bulaşan çeşitli enfeksiyonlar, herhangi bir belirti  göstermeden tüplerin tıkanmasına sebep olur. 5.Stres:  Duygusal ve fiziksel stresin yaşanması, kadında hamile olma şansını  ciddi anlamda düşüren bir faktördür. Yumurtlama dönemi içerisinde tatile  gitmek, elde edilecek olan hamilelik olasılığını arttırır.  6.Sperm sayısı:  Sağlıklı sperm sayısı, hamile olabilme şansını ciddi anlamda etkileyen  bir faktördür. Semen analizi ile sperm sayısına ve bu spermlerin  sağlıklı olup olmadıklarına baktırmak gerekir. Erkeklerde sperm sayısı,  bazı sebeplerden dolayı zaman içerisinde azalabilmektedir. 7.Diyet ve beslenme:  Kilo vermek için yapılan sağlıksız diyetler, hamile olabilme şansını  olumsuz açıdan etkiler. Besin eksikliği, hem sizin için hem de  yaşayacağınız hamilelik açısından oldukça zararlıdır. Hamile olmayı  istediğiniz dönem içerisinde, Akdeniz mutfağı ile beslenmeniz sağlığınız  bakımından yararlı olacaktır. Mümkün oldukça zeytinyağlı, balık ve  baklagiller ile beslenmeniz gerekmektedir. 8.D vitamini:  D vitamininizin eksik olması durumunda, hamile olma şansınız azalır.  Hamile olmak istediğiniz süre içerisinde D vitamini almaya dikkat  etmelisiniz. D vitaminin en bol ve en basit bir şekilde alındığı en  önemli kaynak güneştir. Bu sebepten dolayı, gün içerisinde 20dk boyunca  kollarınızı ve bacaklarınızı güneş banyosu ile şereflendirin. 20dk sonra  vücudun güneş depolaması duracaktır. 9.Yaş faktörü:  Hamile olabilme dönemi içerisinde, yaşınızı göz önüne almanız gerekir.  Biyolojik zaman bu konuda da önemlidir. 35 yaşının ardından hamile  olabilme şansı, 35 yaşındaki kişilere göre biraz daha zordur.  10 ) Sigara içen anne ve baba adaylarında, tüp bebek şansı daha az! Tamamen sağlıksız bir alışkanlık olan  sigara, akciğer ve meme kanseri riskinde ciddi anlamda artış sağlar.  Bütün bunların yanı sıra sigara, yaklaşık % 13 civarında kısırlık durumu  ile de ilişkilendirilir. Yapılan araştırmalar sonucunda, gün içerisinde  6 ile daha fazla saat pasif içici olan kadınların, hamile olabilme  şansları yaklaşık % 36 civarında azalıyor. Bu durum değiştiği zaman,  doğurganlığınızın tekrar normale dönmesi ise, ortalama 1 yılı buluyor.  Hamile olabilmek, daha uzun ve sağlıklı bir yaşam sürmek istiyorsanız,  sigara ile olan bütün ilişkinizi kesmeniz gerekiyor.  Sigaranın yumurtalıklar üzerinde meydana  getirdiği zararlı etkisi, tam anlamı ile ispatlanmıştır. Zararın etki  etme derecesi de, sigara içme süresi ile doğru orantılıdır. Sigara içen  kişilerde, kısırlık riskinin topluma oranla 1,5 kat daha fazla olduğu,  bu konuda yapılan çeşitli çalışmalar sonucunda kanıtlanmıştır.   Aynı zamanda, sigaranın 1 ile 3 yıl  önceden erken menopoz dönemine girilmesi ile de alakalsı olduğu, yumurta  gelişimi, yumurtlama, döllenme ve embriyonun erken gelişimi üzerinde  olumsuz etkilerinin bulunduğu da bilinmektedir.  Yardımcı üreme teknikleri ile  gerçekleştirilen tedavi esnasında, sigara içenlere aynı sayıda embriyo  transfer edildiği zaman, elde edilecek olan hamilelik oranının %50 daha  az olduğu dikkatleri çekmiştir. Sigara, erkeklerde sağlanacak olan  mikroenjeksiyon (ICSI) ve tüp bebek (IVF) şansını daha da azaltmaktadır. 11 ) Yaşam şeklinizi değiştirin! Çevremizde çok sık karşılaştığımız birçok  kimyasal maddenin de doğurganlık, hamilelik kayıpları ve özürlü bebek  doğurma ile alakalı olduğu da kanıtlanmış bir durumdur. Pestisit (tarım  zehri) ve solventlere (temizlik malzemeleri, yağ çözücü maddeler, boya,  boya çıkarıcılar, yapıştırıcılar ve kozmetik ürünler gibi) maruz  kalınması halinde, sperm sayısını % 40 civarında azaltmaktadır.  Kaynakçılık ve fırıncılık gibi yüksek ısıya maruz kalarak çalışmak  zorunda kalan kişilerin sperm sayısında da azalmaya sebep olabiliyor. Çiftler, sigarayı bırakma, alkol almama, kafeinli içecekleri azaltma, stres ile başa çıkma, kilo verme gibi tedbirler alarak, tedavi sonucuna olumlu yönde katkı sağlayabilmektedir.  12 ) Ağız sağlığının bozulması Yapılan çeşitli araştırmalar sonucunda,  kısırlık tedavisi gören kadınlarda diş eti kanaması ve enflamasyonu çok  daha fazla olduğu ortaya çıktı. Ağız sağlığının, üreme başarısı ile  alakalı olduğunun akıllardan çıkarılmaması gerekiyor. Bu sebepten dolayı  da, düzenli olarak dişlerinizi fırçalayıp diş ipi kullanmayı ve 6 ayda  bir diş doktoru kontrolünden geçmeyi ihmal etmemeniz gerekmektedir. 13 ) Hormon dengesizliğinin doğurganlığa etkisi Metabolizma düzeninin anahtarının tiroit  olduğunu bilmeyenimiz yok. Tiroit aynı zamanda doğurganlığı da  etkiliyor. Uzmanlar, tiroitlerin normal olmaması halinde, kısırlığa  sebep olduğunu ifade ediyorlar. Bunun sebebi ise, tiroit hormonunun  içerisinde meydana gelen değişim, (hipertiroidi veya hipotiroidi olması)  yumurtlamayı önlüyor. Ancak tiroit hastalıkları ilaç ile veya belirli  tedavi yöntemleri ile de rahat bir şekilde düzeltilebiliyor.  14 ) İlaçlar Kullanılması gereken bir takım ilaçlar,  özellikle de antidepresan ve sakinleştirici ilaçlar, vücudunuzun daha  çok prolaktin üretmesine sebep olarak hamile kalma fonksiyonunuzu  etkileyebilir. Prolaktin, yumurtlamanın meydana gelmesine engel olan bir  hormondur. Bu nedenden dolayı da, hamile olmak istiyorsanız  jinekoloğunuz ile görüşün ve ona kullandığınız hangi ilaçların güvenli  hangilerinin hamile olma konusunda olumsuz etkileri olduğunu öğrenerek,  ilaç kullanımınıza yeni bir düzen getirin.  15 ) Rahimdeki mukus Rahim tarafından salgılanan sıvı, bebek  yapımı için ciddi anlamda önem taşır. Çünkü kadın üreme yolu boyunca  dolaşan spermi, korumak için yardımcı olur. Rahimsel açıdan mukusta  bulunan anormallikler, özellikle de mukus çok yoğun ise, kısırlığa sebep  olur. Ancak bu durum ilaç ile veya rahim içi dölleme ile (aşılama) tedavi edilebilmektedir. İşte karşınıza sigarayı bırakmanız için başka bir sebep daha çıkıyor. Tütün, kadınlarda rahim mukusunu, spermin yumurtaya ulaşmasını zorlaştıracak şekilde değiştirir. 16 ) Rahim polipleri veya tümörler Dölyatağı polipleri tipik küçük, oval  veya yuvarlak bir şekilde gelişerek, rahim duvarına bağlı kalır. Rahim  tümörleri de, temelde aynı sistemdedir. Ancak kas dokusundan meydana  gelir. Bu iyi huylu tümörlerin büyümesi halinde, kısırlığa neden  olabilir. Ancak rahim polipleri veya tümörleri cerrahi müdahaleler ile  basit bir şekilde temizlenebilmektedir. 17 ) Folik asit yetersizliği Hamile olmak için uğraşırken, ihtiyacınız  olan tek bir vitamin varsa o da folik asittir. Vücudunuz bu yaşamsal B  kompleks vitaminini, kırmızı kan hücreleri yapımında kullanır. Bazı  uzmanlar gün içerisinde 400 mikrogram folik asit alınmasını tavsiye  ediyor. Bunu besin takviyesi şeklinde de almak için, doktorunuza mutlaka  danışın. Eğer isterseniz, ay çekirdeği, ıspanak, yumurta ile makarna,  mısır gevreği gibi tahıllar ile beslenerek, folik asit eksikliğinizi  gidermeye çalışabilirsiniz. 18 ) Fitalatlar Fitalatlar, plastik ve bazı kozmetiklerde  kullanılan, sentetik kimyasal gurubudur. Gerçekleştirilen çeşitli  çalışmalar sonucunda, fitalatlar hamile olabilme fonksiyonunuzu olumsuz  açıdan etkileyebiliyor. Daha önce yapılan araştırmalar sonucunda,  fitalatın erkek doğurganlığına zarar verdiğini ortaya çıkmıştır. Yeni  yapılan araştırmalar sonucunda, vücut sistemlerinde en çok fitalat  bulunan kadınların aşılama yönteminde başarısız oldukları ortaya çıktı. | 
|    | 
| Forum | Bilgilendirme | Linkler | 
| Powered by vBulletin® Version 3.8.9 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd. | Sitemiz bir " paylaşım " sitesidir. Bu yüzden sitemize kayıt olan herkes kontrol edilmeksizin mesaj/konu/resim paylaşabilmektedir. Bu sebepten ötürü, sitemiz üzerinden paylaşılan mesajlar, konular ve resimlerden doğabilecek olan yasal sorumluluklar paylaşan kullanıcıya aittir. |