Bebeklerin yüzde 95'i beklenen doğum tarihlerinde doğmuyorlar. Her on bebekten yedisi gecikiyor. Bu on bebekten 3'ü konumuna geçmek için neler yapabilirsiniz birlikte ona bakalım.

Unutmayın, düzenli doktor kontrolünde giden bir hamilelik dönemi geçiriyorsanız endişelerinizi rafa kaldırabilirsiniz, doktorunuz doğumunuzun gecçikip gecikmediği ile ilgili en sağlıklı bilgiyi size verecektir.

Bazı davranışların doğumu kolaylaştırdığı bilinir. Sizin gününüz doğum yapacağınız günü geçtiyse günlük hayatınız içinde hali hazırda yapmakta olduğunuz bazı davranışları sıklaştırarak doğuma geçişinizi kolaylaştırabilirsiniz.
1- Göğüs uçlarınıza masaj yapın

Bu yöntem kan dolaşımınıza oksitosin pompalanmasını sağlar. Sütünüzü sağmakla benzer bir yöntem kullanarak göğüslerinize masaj yapın. Öncelikle kendinize rahat ettiğiniz bir yer bulun. İster yatağınıza uzanın ister rahat bir koltuğa kurulun. Ilık bir havluyu göğüslerinizin üzerine örtün ve beş dakika kadar ılıklığın bedeninize yayılmasını hissedin. Daha sonra her bir meme ucunuz ile oynayarak memelerinize on dakika kadar masajınızı yapın. Alternatif bir yol da göğüs pompası kullanmaktır. Her bir göğsünüze on beş dakika kadar uygulayarak aynı hissi yaratabilirsiniz.
2- Banyo ile rahatlayın

Olumsuz düşüncelerin, endişe ve korkunun doğumu geciktirdiği bilinen bir gerçektir. Özellikle son haftalarınızı rahatlama tekniklerini uygulayarak ve kendinize vakit ayırarak geçirebilirsiniz. Bu dönemde keyfinizi yerinde tutmaya çalışın. Kendinizi şımartmaya çok sıcak olmayan ılık bir banyo keyfi ile başlayabilirsiniz. Küveti suyla doldurup aromalı banyo yağlarından istediğiniz birini suya karıştırın. Ayrıca güzel bir banyo keyfi en iyi müzikle pekişir, bu yüzden sevdiğiniz tür bir müzik, banyonunuzun akustik ortamında sizi iyice keyiflendirecektir. Sonrasında tek yapmanız gereken dikkatlice suyun içine kendinizi bırakıp bu rahatlatıcı ortamın tadını çıkartmak.
3- Bir fincan çay içer miydiniz?

Papatya çayı ve böğürtlen yaprağı çayı, rahim ağzının açılma kıvamına gelmesine yardımcı olur. Papatya çayını tüm marketlerde bulabilirsiniz. Böğürtlen yaprağı çayını ise sadece iyi aktarlarda bulabilirsiniz. Bizim önerimiz her ne kadar bitkiler doğal ve sağlıklı olsalar da her şeyin aşırısının zararlı olabileceğini unutmamanız gerektiği. Bu tarz bitkileri hamileliğiniz boyunca çok fazla tüketmek, zamanından önce doğum gibi ummadığınız sonuçlar doğurabilir.
4- Yürüyüşe çıkın

Yürüyüş, her şeye iyi gelir. Hamileliğiniz boyunca da kendinizi iyi hissettiğiniz bir aktivite olacaktır. Hele bir de şiş bacaklar ve ayaklardan şikayet ediyorsanız kesinlikle yürümeniz gerekiyor. Hiç öyle 'Etrafta park yok ki, nerede yürüyeyim?' gibi bahaneler bulup da evde oturmaya devam etmeyin. Evinizin çevresinde kendinize birkaç sokak ile sınırlayacağınız bir yürüyüş parkuru çizebilirsiniz. Birkaç tur bile atsanız size iyi gelecektir. Hareket doğal olarak bedeninizde oksitosin salgılanmasına neden olduğundan rahim ağzının açılma kıvamına gelmesi kolaylaşır.
5- Akupunktura gidin

Rahim ağzının açılma kıvamına gelmesini kolaylaştıracak birkaç baskı noktası bulunur. Bunlardan biri ayak bileğinde bir diğeri ise el baş parmağı ile işaret parmağı arasındadır. Birkaç günlük bir akupunktur seansından sonra farklılığı siz de hissedeceksiniz. Ancak unutmamanız gereken nokta, bitkiler gibi akupunkturun da etkisinin güçlü olabileceği. Bu yüzden dikkatli olmanız ve 37 haftalık olmadan erken doğum riskini önlemek için bu yöntemi uygulamaktan kaçınmanız gerekebilir.
6- Masaj yaptırın

Şımarın şımarabildiğiniz kadar. Eşinizden size masaj yapmasını isteyin. Dilediğiniz bir aromatik masaj yağını seçin ve ona verin. Özellikle karnınıza ve sırtınıza yoğunlaşmasını söyleyin. Hem böylece cinsel yaşamınızı da renklendirebilirsiniz.