Gullbabici - Hayata Dair Herşey  

Go Back   Gullbabici - Hayata Dair Herşey > Adım Adım Sağlık > Psikoloji - Ruh Sağlığı ve Hastalıkları
Kayıt ol Yardım Ajanda Bugünki Mesajlar Arama

Cevapla
 
Seçenekler Arama Stil
  #1  
Alt 11-13-2014, 07:00 PM
buse
 
Mesajlar: n/a
Standart Çekingenliğiniz hastalığnız mı karakteriniz mi?

Sosyal yaşamın olmazsa olmazları;arkadaş sohbetleri, iş yemekleri, doğum günü partileri, hatta toplu ulaşım araçlarına binmek sizin için kabusa dönüyorsa ortada bir problem olduğunu kabul etmeniz ve destek almanız gerekiyor.










Çekingenliğiniz yüzünden kaçırdığınız bir iş fırsatı, başlatamadığınız bir gönül ilişkisi, haklılığınızı kanıtlayamadığınız bir tartışma oldu mu?” diye sorulsa çoğumuz bunlardan en azından bir tanesine olumlu yanıt verebiliriz. Çünkü her insanın genleri, ailesi, çocukluğu ve tecrübelerine bağlı olarak çekindiği durumlar olabiliyor. Ancak bazen çekingenlik öyle bir hale geliyor ki görünmez bir sınırı aşıp sosyal fobiye dönüşüyor. Belirtilerini çocuklukta göstermeye başlayan sosyal fobi, dikkate alınmadığında sosyal hayattan kaçan bazen de tamamen kopmuş olan yetişkinleri yaratıyor. Geleneksel değerlerin ve korku kültürünün baskın olduğu ülkemizde ne yazık ki milyonlarca gizli sosyal fobik yaşıyor. Bu kişilerden kimi kendini fark edip tedaviye yöneliyor, kimi kendisiyle yüzleşmekten kaçıp maskeler takarak yaşıyor, kimiyse kendi yarattığı küçük dünyasında ailesine bile sırtını dönerek yapayalnız kalmayı seçiyor.


Göz teması yoksa endişelenebilirsiniz

Memory Center Nöropsikiyatri Merkezi’nden Psikolog Yıldız Burkovik, kitabının önsözünde sosyal fobikleri “uyuyan devler” olarak nitelendiriyor ve bunu şöyle açıklıyor; “Uyuyan devler diyorum çünkü sosyal fobikler aşırı mükemmeliyetçi oldukları, hata yapmaya asla tahammül edemedikleri için eleştirilmektense geri planda kalıp susmayı tercih ederler. Onların seslerini duyurmalarıyla belki de devler çıkacak ortaya.” Tanıdık geldi değil mi? Hata yapmamak için bir adım geri duranlardan biri de sizsiniz belki… Bu kadar çekingen olmak ve çekingenliğin hastalığa dönüşmesi bir günde olmuyor, temelleri çocuklukta atılıyor. Bu durumdaki çocuk, dikkatli ve duyarlı anne-babaların kolayca fark ettikleri onlarca işaret vermeye başlıyor. Psikolog Burkovik, bu gelişimi şöyle açıklıyor; “En önemli belirti çocuğun göz temasında bulunmaktan kaçınmasıdır. Bunun dışında çocuk sadece kendisiyle ilgili oluyor, etrafa fazla bakmıyor. Etrafındaki çocuklarla iletişime geçmek istiyor ama reddedilme korkusu ile bunu yapamıyor. Bazı çocuklar evde çok hareketli ve yaramazken dışarıda annelerinin yanından bir an bile ayrılmıyorlar. ‘Aman ne cici çocuk’ diye takdir ettiğimiz bu çocuklar aslında çok çekingen olabiliyor. Okul yaşantısı başladığında ise öğretmenlerin tutumu büyük önem taşıyor. Eğer öğretmen çekingen çocuğu aşağılarsa, anne-baba da çocuğu takip etmiyorsa o çocuk içine kapalı, insanlara güvenmeyen, konuşmaktan hoşlanmayan bir insan haline geliyor. Kendi içine dönük işler yapıyor, mesela bilgisayar başından kalkmıyor. İnternet bağımlısı olduğu düşünülüyor ama o aslında belki de çekingen olduğu için sosyalleşemiyor.” Bu konuda hassas bir anne-baba, çekingen olan çocuğunu takım sporları, halk oyunları gibi sosyalleşebileceği ortamlara göndererek ona büyük destek olabiliyor. Ancak sorunun üstesinden gelmek o kadar da kolay olmuyor, çünkü başarısız olma duygusu çok baskın olan çocuk performans gösterememekten korkuyor. Başarılı olduğunda ise bir daha aynı başarıyı gösteremezse sevilmeyeceğinden endişe duymaya başlıyor.

İş hayatında da ortaya çıkabiliyor

Yetişkinlikte ise sinyaller çoğunlukla iş hayatında ortaya çıkıyor. Çekingenliği sosyal fobiye dönüşmüş insanlar iş hayatında başarılı olamıyor, dikkatleri çok fazla dağılıyor, iletişim kuramamaya başlıyor. Bunun nedenini Psikolog Yıldız Burkovik şöyle açıklıyor; “Örneğin sosyal fobik kişi karşısındaki insan konuşurken çok heyecanlanıyor. Bu nedenle lafın başını duyuyor, sonunu duyamıyor. Kelimeleri karıştırıyor. Duyduğu tek bir kelime üzerinden yanıt vermeye kalkıyor ve tamamen alakasız bir şey çıkıyor ortaya…”
Hayır demek öyle zor ki…

Sosyal fobisi olan insanların en zorlandıkları konulardan biri de “Hayır” demek… Bu kişilerin her zaman başkasının söylediklerini yaparak kendilerini daha güvende hissettiklerini belirten Psikolog Yıldız Burkovik, “Bu durum tüm iplerini başkasına vermek anlamına geliyor. Hep bir onay bekliyorlar. Karşı taraf iyi niyetli ise sorun yok ancak kötü niyetli ise vay haline… Anne-babaların dikkat etmesi gereken konulardan biri de budur. Örneğin çocuğunuz giyinirken sizin önerilerinize karşı çıkıp ısrarla kendi istediği kıyafetleri giyiyor, çarşıya çıktığınızda kendi istediklerini satın almanızı sağlıyorsa hiç endişelenmeyin, o çocuk kesinlikle çekingen değildir” diyor. Çünkü sosyal fobikler kendi başlarına alışveriş yapamadıkları gibi, alabildikleri kıyafetlerin de hep yanlış seçimler olduğunu düşünüyorlar.
Heyecanı kontrol etme teknikleri

Sosyal fobik kişilerin tedavisinde herkesin özelliklerine uygun olarak tercih edilen psikoterapi yöntemleri kullanılıyor. Psikoterapinin içinde heyecanı kontrol etme tekniklerinin hastalara öğretilmesi de yer alıyor. Psikolog Yıldız Burkovik, bu teknikleri şöyle anlatıyor; “Bedensel tepkiler kişileri çok fazla engellediği için önce bunları düzeltmeye yöneliyoruz. Sosyal fobik insanlar çok gergin oldukları için elleri ayakları soğuyor. Doğru nefes alamadıkları için nabızlarının çok hızlı olduğunu düşünüyorlar. Bunu düzeltmek için diyaframa bir kemer takarak bilgisayar ekranında nefes alış verişlerini kendi gözleri ile görmelerini sağlıyoruz. Hastalar ne kadar yanlış nefes aldıklarını ekranda görünce şaşırıyorlar. Beden tepkilerini kontrol etmeyi öğrenen hastaların düşünce bazındaki yanlış şartlanmaları varsa onları da psikoterapi yöntemleri ile gidermeye çalışıyoruz. Önce kişinin durumunu fark etmesini sağlıyoruz. Eğer kişi iletişimini sıfırlamışsa, kimseyle konuşmuyorsa ilk adımda psikiyatriye başvurmak gerekiyor. İlaçla yol alındıktan sonra psikoterapi başlıyor.” Burkovik, terapiye düzenli devam eden, ilaçlarını söylenen sürelerde düzenli alan kişilerin hayatlarının devamında karşılarına çıkan zorlu zamanlarda kaybettikleri dengeyi kolaylıkla tekrar kurabildiklerini belirtiyor.
Herkes beni izliyor!

Sosyal fobisi olan kişinin ruh halini, “Kişiler, sanki kendisini izlemeye gelen birileri varmış ve sürekli onu gözlüyorlarmış gibi hissederek yaşıyorlar. Etraflarına bakmadıkları ve göz teması kurmadıkları için sürekli izlendiklerini düşünüyorlar. Oysa başlarını kaldırıp bir baksalar kimsenin onları izlemediğini fark edecekler” sözleri ile tanımlayan Burkovik, göz önünde olmaya alıştığı sanılan ünlü isimlerin dahi sosyal fobik olabildiğini belirtiyor. Sosyal fobisi olan bir oyuncunun sahnede çok rahat olabilmesini ise, “Çünkü oyuncular oynadıkları role giriyorlar. Zaten sosyal fobide sorun da insanın kendisi olmaması ve maskeler takmasıdır” diyerek açıklıyor. Bazı sosyal fobikler çekingenliklerini günümüz deyişi ile “cool” bir görüntü arkasına saklarken bazıları da çok girişken görünebiliyor, iddialı kıyafetler giyerek kendine güvenli bir imaj çizebiliyor.


Yetişkinlere

? Göz teması kurmaktan korkuyorsanız
? Dikkatiniz tamamen dağınıksa
? Hiçbir şeye ‘hayır’ diyemiyorsanız
? Durmadan eleştirilmekten korkuyorsanız
? Topluluk içinde farklı fikirlerinizi dile getiremiyorsanız
? Tek başınıza alışverişe gidemiyorsanız
? Yabancı yerlere giremiyorsanız
? İneceğiniz yeri söylemekten çekindiğiniz için dolmuşa binmiyorsanız
? Hatalı bir mal satın aldığınızda iade etmekten çekiniyorsanız
? İhtiyacınız olduğu halde dışarıda tek başınıza tuvalete gidemiyorsanız
? Kızarıyor, titriyor, terliyorsanız, çarpıntınız varsa Mutlaka psikolog desteği almanız öneriliyor.
YAŞAYANLAR ANLATIYOR

Çocukluğumu hatırlamak istemiyorum

“Herkesin ‘aman ne uslu’ diye sevdiği, yaramazlık yapmayan, ortalık karıştırmayan, arkadaşları ile kavga etmeyen bir kız çocuğu idim. Kavga etmiyordum tabii çünkü aslında hiç arkadaşım yoktu. Okul hayatım çok zor geçti. Çoğunlukla sınıfın alay edileni oldum. Yalnız çocukların kendilerini derslere verdiği, okul başarısı ile kendilerini ispatladıkları düşünülür. Ben onu da yapamadım. Ne derslerle ilgilendim ne de sosyal bir hayatım oldu. Lise bitince iyi kötü bir üniversiteye kapağı atmayı başardım. 18 yaşından sonra da artık bu işin böyle gitmeyeceğini düşünüp bir psikoloğun kapısını çaldım. Şimdi çok daha iyiyim ama mümkün olsa çocukluk yıllarımı hafızamdan silip atarım. Ailemin benimle daha çok ilgilenmesini isterdim…” Leyla, 28, Ankara
İnsanlardan korkuyorum
“Beni ilk kez gören herkes mutlaka ne kadar ukala ve soğuk olduğumu düşünüyor. Öyle düşünmeleri hoşuma da gidiyor aslında. Çünkü içimde kendine güvensiz, çekingen, korkak bir ben yaşıyor. Üniversite öğrencisiyim. Benim için derse girmek, derste bir soruya cevap vermek, ders çıkışı kantine takılmak; bunların hepsi birer kabus. Kimseyle konuşmak istemiyorum çünkü konuşurken kızarıp kekeliyorum, sırtımdan soğuk terler boşanıyor. Dolmuşta benimle aynı durakta inen olmadığı zaman, ‘inecek var’ diyemediğim için kaç kez evimden birkaç durak ötede indiğimi hatırlamıyorum bile. İnsanlardan korkuyorum ve bu şekilde nasıl bir geleceğim olacak hiç bilmiyorum.”
Alıntı ile Cevapla
Yeni Konu aç  Cevapla


Forum Bilgilendirme Linkler
Powered by vBulletin® Version 3.8.9
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Sitemiz bir " paylaşım " sitesidir. Bu yüzden sitemize kayıt olan herkes kontrol edilmeksizin mesaj/konu/resim paylaşabilmektedir. Bu sebepten ötürü, sitemiz üzerinden paylaşılan mesajlar, konular ve resimlerden doğabilecek olan yasal sorumluluklar paylaşan kullanıcıya aittir.
tuzla escort seks hikayeleri seks filmi izle ... bursa escort bursa escort bursa escort ... sincan escort kızılay escort rus escort etlik escort beylikduzu escort izmir escort izmir escort izmir escort istanbul travesti eryaman escort Anadolu Yakası Escort Kartal escort Kurtköy escort Maltepe escort Pendik escort Kartal escort altyazılı porno şişli escort istanbul escort mecidiyeköy escort beşiktaş escort taksim escort fındıkzade escort çapa escort fatih escort topkapı escort escort şişli escort bayan bayrampaşa escort merter escort escort mecidiyeköy bursa escort bursa escort bursa escort bursa escort bursa escort alt yazılı porno Casibom hack forum Casibom Casibom Giriş Casibom Yeni Giriş Onwin Onwin giriş gaziantep escort bayan gaziantep escort seks hikayeleri gaziantep escort Canlı bahis siteleri escort escort escort travestileri travestileri Escort Escort bayan Escort bayan bahisu.com girisbahis.com etlik escort etimesgut escort Ankara escort bayan Escort ankara Escort ankara Escort eryaman Keçiören escort Escort ankara Sincan escort bayan Çankaya escort bayan sincan escort otele gelen escort antalya rus escort

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108