Tüp bebek tedavisine son yıllarda talep artmaktadır. Ancak bu tedavi stresli bir tedavi süreci olduğundan ve kişisel algılarda işin içine girince bazı yanlış yorumlamalar ortaya çıkabiliyor. Bu yanlış yorumlar zamanla insanların zihnine yerleşip çiftlerin tedaviye bakışını olumsuz yönde etkileyebiliyor. Ancak tüp bebek tedavisi aynı zamanda psikolojik olarak da güçlü ve hazır olmayı gerektiren bir tedavidir. Bu nedenle tedavi öncesinde tüm bu yanlış bilgi ve inanışların düzeltilmesi gerekmektedir.

Tüp bebek ağrılı bir tedavidir.
Bu inanış doğru değildir. Öncelikle tedavinin ilk aşaması olan ilaçlarla yumurtalıkların çatlatılması işlemi tamamen ağrısız bir işlemdir. Hatta öyle ki son yıllarda geliştirilen bazı ilaçlar sayesinde hastalar yumurta geliştirici iğneleri kendileri yapabiliyor. İkinci aşama yumurtaların toplanması (OPU) işlemidir.

Bu aşama adayların algılamalarına bağlı olarak biraz ağrılı olabilir ancak burada da bölgesel anestezi uygulanarak yumurtalar toplanmaktadır. Dolayısıyla anne adayı ağrı hissetmez. Son aşama laboratuvarda mikroenjeksiyon yöntemi ile döllenen yumurtaların yani embriyoların rahme transfer edilmesi işlemidir. Yaklaşık 5-10 dakika sürer ve ağrısız bir işlemdir. Anestezi gerektirmez.
Tüp bebek tedavisi istirahat gerektirir.
Doktor özellikle tavsiye etmediği sürece tedavi sürecinde istirahat gerekmez.
İstenilen her yaşta tüp bebeğe başvurulabilir.

Kadınların en doğurgan olduğu yaşlar 25-30 yaş arasındaki yaşlardır. 35 yaş sonrasında yumurtlama azalmaya ve yumurta kalitesi düşmeye başlar. Özellikle 40’lı yaşlardan sonra döllenebilme gücü %15 seviyelerine düşer. Bu nedenle tüp bebek tedavisinde en önemli parametre kadının yaşıdır.
Sperm hücresi olmayan erkekler baba olamaz.
Sperm hücreleri testislerde devamlı olarak üretilmeye devam eden hücrelerdir. Dolayısıyla uygun teknoloji ile incelendiğinde testis içerisinde sperm bulma olasılığı oldukça yüksektir.
Tüp bebekte başarı oranı yüzde 100’dür.
Tüp bebek tedavisinin başarısı yaş, yumurtalık rezervi ve üreme hücrelerinin kalitesine bağlıdır. Gençlerde başarı oranı %70’lere kadar çıkarken ileriki yaşlarda başarı düşer.

Yumurtaların tedavi ile toplanıyor olması erken menopoza girmeye neden olur.
Gebeliğin beşinci ayında anne karnındaki bir kız çocuğu yaklaşık olarak 6 milyon yumurtaya sahipken doğduğunda bu sayı 1 milyona, ergenlikte ise yaklaşık 400 bine kadar düşer. Yaşam boyu bu yumurtalardan 400-500 kadarı büyüyerek olgunlaşabilir ve yumurtlama gücüne ulaşırlar.

İşte normal şartlarda bu yumurtlama olgunluğuna erişemeyen yumurtalar tüp bebek tedavisi sırasında olgunlaştırılarak kullanıma dahil edildiğinden anne adayının kendi biyolojik gücü dahilinde yaşam boyu olgunlaştırabileceği yumurtaların sayısından bir düşüş olmaz. Bu nedenle bu tedavi erken menopoza sebep olmamaktadır.

Tedavide kullanılan ilaçlar yani hormonlar kanser riskini artırır.
Tüp bebek tedavisinde kullanılan ilaçların hiçbirisinin kanser riskini artırdığı tespit edilmemiştir. Ancak ailede herhangi bir üyede meme kanseri yada kadınlık hormonları ile alakalı bir kanser vakası yaşanmış ise bu adayların doktora durumla ilgili bilgi vermesi tavsiye edilmektedir. Böylece düşük dozda ilaçlar ve doktor takibiyle böyle bir risk varsa bile korunma sağlanabilir.

Tüp bebek tedavisinde dördüncü denemeden sonraki denemelerde başarı yükselmez. Ancak gebeliğe engel olan nedenler detaylıca analiz edilip sorunun kaynağı tespit edilebilirse gebelik bu aşamadan sonrada gerçekleşebilir. Ancak asıl amaç gebeliğin ilk denemede sağlanmasıdır.

Tüp bebektedavisinde çoklu gebelik gerçekleşme olasılığı yüksektir. Çoklu gebelikler hem bebekler hemde anne için riskli olduğundan istenmezler. Bu nedenle düzenlenen yasalarla transfer edilecek embriyo sayılarına bazı kısıtlar getirilmiştir ve yasalar en fazla iki embriyonun transfer edilmesine izin verir.

Tüp bebek tedavisi ile doğal gebelik oluşturulur. Sadece anneye ait doğal yumurta ve babaya ait doğal spermin rahim dışında birleşmesi sağlanır. Döllenmenin ardından embriyo rahim boşluğuna bırakılır ve sağılıklı bir rahimde gebeliğin devamı kendiliğinden sağlanmış olur.

Tüpte döllenmiş yumurtaya yada embriyoya dışardan zarar veren herhangi bir şey var mıdır? Çocukta sakatlık ya da anormalliklere sebep olur mu?
Yıllar içerisinde bu konuda ciddi analizler ve gözlemler yapıldığı halde her hangi bir anomali artışı saptanmamıştır. Tüp bebek tedavisi sonucu doğan bebeklerde anomali oranı tedavisiz oluşan gebeliklerdeki gibi %3-4 aralığındadır.
Gebelik oranı herkes için aynı mıdır?

İyi bir embriyo elde edildiğinde ve başarılı bir hasta yönetimi ile ilk deneme ile son deneme arasında fazla fark yoktur. Ama embriyo kalitesi, laboratuvar kalitesi, embriyoloğun yaptığı hazırlık, rahim içi zarının durumu, mükemmel bir transfer olup olmadığı, kadın yaşı gibi faktörler bu başarıyı etkiler ve tüm bu faktörler her denemede değişiklik gösterebilirler. Dolayısıyla gebelik oranı her çift için bile her uygulamada farklı olabilir.

Tüp bebek tedavisi kaç kez denenebilir?
Yeterli sayıda yumurta oluşuyorsa ve doktorunda onayı dahilinde denemeye sınır koymadan devam edilebilir. 10-15. denemelerde gebe kalınabildiği gözlemlenmiştir.