Davutoğlu, bir gazetecinin, “Parti içinde, ‘Yüce Divan’a kendi talepleriyle ya da komisyonun kararıyla bakanların gitmesi ve aklanıp gelmesi gerekir görüşünü taşıyan bir kesim olduğu söyleniyor. Bir taraftan da bunun 17-25 Aralık operasyonunun darbe olduğu tezini zayıflatacağını düşünenler var. Kamuoyu sizin görüşünüzü merak ediyor. Davutoğlu hangi tarafta duruyor” sorusuna şu yanıtı verdi:


“Hepimizin üzerinde anlaşmamız gereken husus şudur ki, Türkiye bir hukuk devletidir ve komisyonların nasıl çalışacağı, Meclisimizin bu konularda nasıl, hangi aşamalarda ne tür kararlar alacağı ve nasıl bir süreç takip edeceği aşikardır. Hiçbir şekilde komisyonun çalışmasına müdahil olmadık, olmayı da düşünmedik. Bu komisyondaki arkadaşlarımız hangi partiden olursa olsun, ortak bir konuda, aynı konuda bir çalışma yürütüyorlar. Bu tarz spekülatif yorumlardan kaçınmak ve bu çalışmanın her şeyden önce neticelenmesine bakmak lazım. Hangi tarafta, nerede duruyorsunuz sorusuna cevaben söylüyorum: Hukuk devletinin ve Meclis’te bu komisyonun işleyiş tarzının, yönteminin yanında duruyoruz. Bu komisyon hangi prensipler etrafında oluşmuşsa ve çalışmalarını hangi temel ilkeler ve prosedürler etrafından yürütüyorsa o korunmalıdır ve herhangi bu tarz yorumlarla komisyonun çalışmaları şöyle veya bu yönde etkilenmemeli. Hepimiz yeni belgelerin değerlendirilmesiyle komisyondan çıkacak raporu ve kanaati beklemek durumundayız.”
Osmanlıca yardımı
Davutoğlu, Gruevski’nin talebi ile Türkiye’nin Osmanlıca arşive ulaşım anlamında eğitim verilmesi, bu arşivlerin Makedonyalı bilim adamları tarafından kullanılması konusunda destek vereceğini açıkladı. Gruevski de, Osmanlı arşivlerine ulaşabilmek için Başbakanlık olarak Osmanlıca eğitimi almak isteyen öğrencilere burs verdiklerini söyledi.