Tekil Mesaj gösterimi
  #1  
Alt 11-23-2014, 08:30 PM
buse
 
Mesajlar: n/a
Standart Beş yaşından sonra altını ıslatan çocuklar

Türkiye’de 7-10 yaş arası çocukların yüzde 9’unda altını ıslatma problemi görülüyor...






Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Tutku Soyer, çocuklarda gece altını ıslatmaların önemli bir sorun olduğunu söyledi. Türkiye’de 7-10 yaş arası çocukların yüzde 9’unda bu hastalığa rastlandığını belirten Soyer, "Genelde geceleri altını ıslatmalarla karşımıza çıktığı gibi bazen gündüz ve gece de altını ıslatan çocuklar var. Bu durum 5 yaşına kadar normal olabiliyor. Ancak 5 yaşından sonra gece altını ıslatan çocuklar için aileleri mutlaka bir hekime başvurmaları gerekiyor" dedi.
Çocuğun altını ıslatmasının altında yatan asıl nedenin de araştırılması gerektiğini belirten Dr. Tutku Soyer, "Bu durum aile ve çocuk için oldukça ciddi bir sorun teşkil ediyor. Sosyal açıdan aile ile birlikte çocuk da etkilenip, psikolojik olarak okul başarısını da etkiler" dedi.
Soyer, altını ıslatan ve hasta olarak kabul ettikleri 5 yaşından büyük çocuklarla ilgili olarak Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi bünyesinde bir poliklinik oluşturduklarını belirterek, şunları söyledi:
"Burada detaylı fizik inceleme, labarotuar tetkikleriyle takiplerin yapılıp, tedavilerini planladıktan sonra da uzun süreli izleme yapıyoruz. Elimizde birkaç tane tedavi alternatifimiz var. Bunlardan bir kısmı davranış tedavisi dediğimiz çocukların işeme ve sosyal alışkanlıklarını düzenlemeye yönelik. Bunun dışında da alarm tedavisi ve bir takım ilaç tedavileri kullanmaktayız. Yine şehrimizde ilköğretim çocukları üzerinde yaptığımız bir çalışmada bu oran yüzde 10 civarında. Bu oran zamanla azalıp, yüzde 1-2’ye kadar düşebiliyor."
Çocukluğunda gece altını ıslatan anne babanın çocuklarında bu durumun görülme oranının oldukça yüksek olarak görüldüğünü belirten Dr. Soyer, "Bu hastaların mutlaka ehil klinikler tarafından detaylı değerlendirilmesi tanı ve tedaviye yönelik çalışmaların yapılması ve daha sonra hastaya özgü tedavilerin planlanması gerekiyor. O yüzden de bu sorunu olan çocukların aileler tarafından hekime getirilmesini tavsiye ediyoruz" dedi.
Alıntı ile Cevapla