Her insan daha anne karnındayken fiziksel ve psikolojik olarak gelişmeye, büyümeye başlar. Dünyaya geldiğinde ise bu gelişme ve büyüme katlanarak artar ve hızlanır. İlk doğum anı ve bebeklik döneminde birçok hareket refleks olarak yapılır. Daha sonra gelişim devam ettikçe organların bilinçli kullanılmasıyla motor beceriler haline dönüşür. Tabi bütün refleks hareketleri motor becerilere dönüşmez bazıları ömür boyu refleks olarak devam eder. Mesela; nefes almak, gözümüzü kırpmak refleksif hareketlerdir ve birey istese de istemese de ömür boyunca devam eder. Motor beceriye örnek verecek olursak dans etmek, yazı yazmak gibi eylemlerdir ve bu tür hareketleri yapabilmemiz için organlarımızın belli bir olgunluğa erişmiş, motor becerileri yerine getirebiliyor olması önemlidir.

Psikomotor kelimesi hareket anlamına gelir ve ömür boyu devam eder. Ömür boyunca organların olgunlaşmasıyla devam eden ve motor becerilerle ortaya çıkan davranışların kontrol altında tutulmasıdır psikomotor gelişim. Bu davranışlar duyu organları, kas ve zihnin iş birliğiyle ortaya çıkar.

Ortaya çıkan bu davranışların kontrol altına alınması psikomotor gelişim sürecini oluşturur.

Psikomotor gelişim, merkezi sinir sisteminin gelişmesi ve bireyin fiziksel olarak belli bir olgunluğa erişmesine bağlı olarak vücudun, organların istemli hareket etmesi olarak tanımlanmaktadır. Motor gelişim insan hayatında düzenli bir sıra izler ve bireylerin hayatları süresince her dönemde farklı bir şekilde olsa da tüm yaşam boyunca devam eder.

Psikomotor gelişim sürecinde yapılan işlerin gerektirdiği hareketlere bağlı olarak iki ayrı başlık bulunmaktadır. Bunlar büyük kas motor becerileri ve küçük kas motor gelişimidir.

Büyük kas motor becerileri, kaba motor becerileri olarak da bilinir ve geniş kasları kullanılmasını gerektiren beceriler için kullanılır. Örneğin; emekleme, ayakta durma, koşma, zıplama, dengede durma gibi hareketlerdir.

Küçük kas motor gelişimi, ince motor becerileri olarak da bilinir. Bu dönemde elimizi, ayağımızı kullanmaya odaklıyızdır. Örneğin; makasla kağıt kesmek, ipe boncuk dizmek, yazı yazabilmek ya da çatalı kullanabilmek bu dönemin gereklerindendir.