Farklı bir güzellik iksiri olan nar çekirdeği yağı; ilerleyen yaş ve çevresel etkilerle yıpranan cildi nemlendirerek onarıyor…

Nar, bilinen fonksiyonel gıdalar arasında ilk sıraya yerleşme yolunda hızını alamıyor… Özellikle nar çekirdeği yağı alanında yapılan bilimsel çalışmalar çok yeni olmasına karşın, alınan başarılı sonuçlar bu yağın önemini dünyaya kanıtladı…

Nar çekirdeği yağının mucizevi etkileriyle ilgili detaylı bir araştırma yaptık ve :

Yapısında, Punicic asidin yanı sıra yüzde 0,6 oranında antioksidan özellikteki polifenoller ve yüksek oranda E Vitamini bulunmaktadır. Nar çekirdeği yağı, ayrıca üç çift bağ içeren ve cilt kanserini önleyen Konjuge yağ asitlerini de (CLA) yapısında bulunduran ender bitkisel kökenli yağlardan.

* İki hafta boyunca günlük 120 mg. nar çekirdeği ekstraktı tüketen yüksek tansiyon hastalarında bu süreç sonunda sistolik kan basınçlarında yüzde 5’lik düşüş tespit edilmiş.

* Dermatolojik bilim adamlarının çevresel etkilerin ve yaşlanma göstergelerinin derideki tahribatının onarılması için yaptıkları klinik denemeler de nar çekirdeği yağının cilt kanserine karşı ‘güvenli’ ve hayli etkili koruyucu ajan olarak potansiyeli vurgulamakta.

Nar çekirdeği yağı, dermatolojik kullanımlar için botanik bazlı bir kozmetik olarak tanımlanıyor. Nar çekirdeği yağı, E vitamini ve polifenol içeriğinin zengin oluşu nedeniyle, doğrudan dit bakımında kullanılabiliyor. Cildin gereksinimlerini karşılamak yanında, cildi yenileyici özelliği de bulunuyor. Bu özelliğinden dolayı çok kullanılan nar çekirdeği yağı, cildi serbest radikallere karşı koruyarak, daha pırıltılı ve elastik görünmesine katkı sağlıyor. Farklı bir güzellik iksiri olan nar çekirdeği yağı, bakımsızlık, yaş ve hava kirliliği gibi çevresel etkilerden dolayı bazı maddeleri kaybetmiş ve yıpranmış ciltler için “acil çözüm” olarak görülmektedir. Nar çekirdeği yağı, bu ciltlerin onarımı, beslenmesi, nemlendirilmesi ve cildin elastikiyetinin geliştirilmesinde olağanüstü sonuçlar verebilmektedir.

Dahili kullanımda günde 7-8 damla nar çekirdeği yağı yeterli olmaktadır.Harici kullanımda ise parmak uçlarına damlatılan nar çekirdeği yağı deriye yedirilmektedir. Ayrıca nar çekirdeği yağının herhangi bir zararlı etkisinden ise bahsedilmemektedir. Nar çekirdeği yağı içeriğinde doğal östrojen bulunmasından dolayı gebeliğin ilk üç ayında kullanılmaması öneriliyor. Alerjik reaksiyonlar gözlendiğinde ise kullanımına ara verilmelidir.