Taksim’deki gezi parkı olayları sırasında gözaltına alınan müvekkillerine yemek götürmek istedikleri için polisle arbede yaşayan avukatların “görevi yaptırmamak için direnmek” ve “hakaret” suçlarından yargılanmasına başlandı. Davanın ilk oturumuna ise 9. Ağır Cema Mahkemesi Başkanı Alev Menteş’in usul üzerine yapılan tartışmalar sırasında “Bana giren çıkan yok” çıkışı damga vurdu. Sanıkların “Cinsiyetçisiniz” eleştirileri ve reddi hakim talebinde bulunmaları üzerine hakim iki kez açıklama yaparak özür diledi.

İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada sanıklar Tolga Çakır, Sevinç Sarıkaya, Tülay Odabaş ve Elif Çalışkan hazır bulundu. Sanıkların avukatı Ömer Kavili söz alarak usulle ilgili olarak talepleri olduğunu beyan etti. Avukat Kavili, Ceza Muhakemesi Kanunu’na göre (CMK) mağdur ve şikâyetçilerin mahkeme heyeti başkanı tarafından duruşmaya çağrılması gerektiğini belirterek, duruşmaya gelmeyen ve İstanbul Adliyesi’nde görev yaptıkları bilinen müştekilerle tanıkların, mübaşir vasıtasıyla çağrılmasını, aksi takdirde yargılamaya ara verilmesini talep etti. Taleple ilgili görüşü sorulan savcı Murat İnam’ın, bu talebin reddedilip sanık savunmalarına geçilmesi yönünde karar verilmesini istemesi üzerine yeniden söz alan Kavili, duruşmanın tüm tarafların hazır olduğu bir ortamda yapılması gerektiğini ve müşteki-tanıkların hazır edilmemesinin hukuken sıkıntı yaratacağını söyledi.

Gülüşme sonrası gerginlik
Avukat Kavili’nin, “Müşteki olarak dava dosyasına adını yazdıran İstanbul Sulh Ceza Mahkemesi Hakimi Salih Cantürk ile polis memurlarının aynı zamanda İçişleri Bakanlığı’nın kadrolu görevlileri olduğu” yönündeki sözlerine itiraz eden Başkan Alev Menteş, “Hâkimler memur değildir, onu düzeltelim” dedi. Başkan Menteş, “Siz de hâkimsiniz, size de geldiği için rahatsız olabilirsiniz. O zaman bakanlık görevlileri diyelim” şeklinde konuşan Kavili’ye, “Bana giren çıkan yok” diye yanıt verdi. Bu sözler, duruşmada önce gülüşmelere ardından da gerginliğe neden oldu.
Avukat Kavili, Menteş’in bu sözüne, “Çok erkeksi bir söylem oldu” ifadesini kullandı. Menteş ise “Ne var, ben erkeğim” diye karşılık verdi. Davanın sanıkları arasında yer alan kadın avukatlar ise cinsiyetçi söylemi nedeniyle mahkeme başkanı hakkında reddi hakim talebinde bulundu.

‘Kalben özür diliyorum’
Tepkiler üzerine açıklama yapan Hakim Menteş, “Ben hiçbir zaman kasıtlı bir söz sarf etmedim. Öyle anlaşıldıysam özür diliyorum. Kalben bunu söylüyorum” dedi. Avukatlar, buna karşılık, “Reddi hakim talebini değerlendirecek mahkeme talebe gerekçe olan cümlenin ne olduğunu anlamayacak. Bu nedenle ifadeyi yazdırın” talebinde bulundu. Ancak Başkan Menteş, “Hayır, yazdırmıyorum, dilekçelerinizde belirtin. Ben bunu tutanağa geçmiyorum” dedi. Bu çıkışın ardından sanıklardan Sarıkaya, beyanına neden rahatsız olduğuna dair cümleyi ekletmek istediğini beyan etti. Başkan Menteş, “Özür dilerim, bir yanlış anlaşılma varsa. Ayrımcılık söz konusu değil. Müşteki yargıcı koruyor gibi bir intiba oluşmasını istemedim. O açıdan söyledim. Neticede erkek olduğumu da söyledim yani. Benim hayat görüşüm, yaşantım, dünya görüşüm ayrımcılıkla bağdaşmıyor. Yine de yanlış anladıysanız gerçekten özür dilerim. Yine de hukuki hakları isterseniz kullanabilirsiniz” dedi.
Sanık avukatlar ise özür dilenmesi nedeniyle reddi hakim taleplerini geri çekti. Mahkeme, tanık 4 polis hakkında davetiye çıkarılmasına, bir polisin adresinin tespit edilmesine karar verdi. Daha önceki davetiyeye rağmen mazeretsiz gelmeyen 2 polis hakkında da zorla getirilmelerine hükmedildi. Duruşma ise 5 Mart 2015 tarihine ertelendi.